CHP’li Öztunç: Deprem komisyonu kurulması için Ayda bebeğin annesiz kalması mı gerekiyordu?

CHP’li Öztunç: Deprem komisyonu kurulması için Ayda bebeğin annesiz kalması mı gerekiyordu?
8 Kasım 2020 09:37

CHP’li Ali Öztunç, CHP’nin verdiği 58 önergenin Cumhur İttifakı’nca reddedildiğini hatırlattı. Öztunç deprem komisyonu için “Komisyon kurulması için Ayda bebeğin annesiz kalması mı gerekiyordu” dedi.

 

 

 

CHP Genel Başkan Yardımcısı Ali Öztunç, partilerinin depremle ilgili araştırmalar için verdikleri 58 önergenin Cumhur İttifakı’nın oylarıyla reddedildiğini söyledi. Öztunç, şimdi kurulması gündeme gelen deprem komisyonunun da “Dostlar alışverişte görsün” şeklinde olmamasını önerdi, “Böyle bir komisyon kurulması için Ayda bebeğin annesiz kalması mı gerekiyordu?” dedi.

İzmir depremiyle ilgili çalışmaları yerinde izleyen Ali Öztunç, Sözcü’den Saygı Öztürk’ün sorularını olay yerinden şöyle cevaplandırdı:

BİR AY SONRA GÜNDEMDEN DÜŞÜYOR

– Öncelikle Türkiye’nin deprem ülkesi olduğu bir gerçek. Bu gerçeği sadece depremden sonra hatırlıyoruz. Oysa her anımızı bu gerçekle yaşamalıyız. Deprem oluyor, günlerce deprem konuşuluyor. Sonra 15-20 gün geçiyor. Haber bültenlerinde deprem haberleri gerilere düşüyor. Bir ay sonra da gündemde deprem kalmıyor. Ta ki yeni deprem olana kadar. Bunun artık değişmesi lazım.

– Hükümetin acil olarak Türkiye’nin risk haritasına göre fay hatları üzerinde bulunan yerleşim birimlerinin tamamındaki yapıların risk analizi yaptırmalı. Bu bizim en önemli ve ivedi önceliğimiz olmalı. İzmir’de deprem en çok Bayraklı ilçesini vurdu. Ardından Bornova, Karşıyaka, Menemen gibi ilçeler etkilendi. 9 bin 200 yapı stokunun olduğu Bayraklı’da 80 adet ağır hasarlı bina var. 103 bina da orta hasarlı. Bunun bir anlamı Bayraklı depreme dayanıksız bir bölge. Yapılar sağlam olmayan bir zeminde sağlam olmayan bir şekilde inşa edilmiş.

 

CUMHURBAŞKANI’NIN YETKİSİ VAR

 

 

– Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, çöken apartmanlara ilişkin herhangi bir riskli bina başvurusu yapılmadığı için riskli bina şerhi olmadığından söz etti. Oysa ki şahısların başvurusu üzerine riskli yapı ilanı yapılabileceği gibi, Cumhurbaşkanlığı’nın riskli alan ilanı yapabilmesi de hukuken mümkündür. Cumhurbaşkanı’nın zemin yapısı veya üzerindeki yapılaşma sebebiyle can ve mal kaybına yol açma riski taşıyan alanı riskli alan olarak ilan etme yetkisi bulunuyor. Son yıllarda sık sık deprem yaşayan İzmir’de, kamu kurumlarınca re’sen araştırma yapılmamış olması ya da önleyici tedbirlere başvurulmaması da ihmaldir.

 

 

AKP VE MHP 58 ÖNERGEMİZİ REDDETTİ

 

 

– İzmir’de 1900 yılından bu yana en büyüğü 6.8 olmak üzere toplam 695 adet deprem gerçekleşmiş. Bunun 332’i tarihsel dönem depremi kaydı mevcut. Defalarca depremler araştırılsın, deprem öncesi alınması gereken tedbirler ve deprem sonrası için çalışma yapılsın. “TBMM komisyon kursun” dedik. 58 önergemizi AKP ve MHP reddetti. En son İzmir depremi sonrası mecbur kaldılar ve kabul ettiler. Meclisin bu komisyonu kurması için illa Ayda bebeğin annesiz mi kalması, 114 canımızın ölmesi mi gerekiyordu. Önceden bu komisyon kurulsa ve işini tam yapsa kanunlar çıksa bu yapılar yıkılsaydı şimdi Ayda bebek de annesiz kalmayacaktı. Kurulacak komisyon “Dostlar alışverişte görsün” için olmamalı. Bu konuda şu önerilerimiz olacak:

1- Ön tedbirlilik ilkesi gereğince, Afet Riskini Azaltma politikaları belirlenmeli, imar uygulamaları gibi öncelikli uygulamalarda Afet Riskini Azaltma politikalarına göre hareket edilmeli.

2- Büyükşehir Belediyeleri bünyesinde Deprem ve Aşırı Doğa Olayları İle Mücadele Daire Başkanlıkları, İl ve İlçe belediyeleri bünyesinde Deprem ve Aşırı Doğa Olayları İle Mücadele Müdürlükleri kurulmalı.

3-Afetlere karşı dayanıksız yapı stokunun iyileştirilmesi ve kentsel dönüşüm uygulamaları yapılırken, soylulaştırma, zorla tahliye, mülkiyet hakkı ihlali, borçlandırma gibi davranışlardan kaçınılmalı; yurttaşların sağlık ve konut haklarını tesis edecek adil uygulamalar geliştirilmeli.

4- Afet riski tespitlerinin bilimsel ve objektif verilere göre hazırlanan raporlarla yapılmalı. Bu raporların neticelerine göre iyileştirme ya da kentsel dönüşüm uygulamalarının yapılıp yapılmamasına karar verilmeli.

5- Kamusal müşterek alanlar, afet durumlarında kullanılabilecek mekanlar olarak kurgulanmalı. Arama-kurtarma, ilkyardım ve diğer temel ihtiyaç malzemelerinin bulunduğu üniteleri taşıması gereken, yurttaşların kolayca erişebileceği konuma sahip toplama alanlarının sayıları arttırılmalı.

6- Arama kurtarma ekiplerinin personel sayıları arttırılmalı, afetle mücadele sırasındaki temel ihtiyaçları gidermeye yönelik koşullar iyileştirilmeli.

7- Fay Kanunu Teklifi bir an önce kanunlaştırılmalı, fay hattındaki yerleşim yerlerindeki yapıların risk analizi yapılmalı.