CHP’li Balbay: AKP’nin oyuncağı bir partiye dönüşmeyelim

CHP’li Balbay: AKP’nin oyuncağı bir partiye dönüşmeyelim
3 Ağustos 2015 09:26

Balbay, AKP’nin koalisyon görüşmelerinde CHP’yi kendilerine mahkummuş gibi gösteren havasına isyan etti, “CHP de politikasını gözden geçirmeli ve buna izin vermemeli” dedi…

 

 

Gazeteci-yazar Mustafa Balbay “Ergenekon Örgütü” davasında Silivri ve Sincan cezaevlerinde 5 yıla yakın tutuklu kaldı. Tahliyesinden sonra siyasete atıldı. 7 Haziran’da CHP’den İzmir Milletvekili seçildi. Türkiye’de olup bitenleri gazeteci titizliğinin yanı sıra siyasetçi olarak yakından izliyor. AKP’nin, koalisyon görüşmelerinde CHP’yi adeta kendilerine “mahkummuş” gibi gösteren havasına isyan ediyor, “AKP’nin oyuncağı konumuna düşmemeliyiz” diyor. 7 Haziran’dan bu yana TBMM’nin çalıştırılmamasına isyan eden Balbay, SÖZCÜ’nün sorularını şöyle cevaplandırdı:

 

 

ERDOĞAN MİLLİ İRADEYİ HİÇE SAYIYOR

 

 

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yıllardır dilinden düşürmediği ‘milli irade’yi hiçe sayıyor. Demokrasiyi, parlamentoyu adeta esir almak istiyor. Bu ortamda CHP sadece ‘koalisyona katılır mısın, katılmaz mısınız’ denilen bir parti olamaz. Saatlerce müzakere yapıp ardından da ‘tek başımıza seçime gideriz’ mesajları verilirse elbette CHP’nin ortak kimliği buna hayır der. CHP, bugüne kadar AKP’nin ‘çözümsüzlük isteyen parti’ tuzağına düşmedi. Ama bu tuzağa düşmeyeceğiz diye de AKP’nin oyuncağı konumuna da düşemeyiz. CHP, politikasını gözden geçirmeli ve bu duruma daha fazla izin vermemeli.

 
CHP’nin gündeminde Türkiye’nin sadece hükümetsiz bırakılmaması değil bir sonraki seçimde tek başına iktidara gelmenin yöntemlerinin araştırılması ve hayata geçirilmesi olmalı. Bunun için parti içinde yürütülen çalışmalar da var.

 

 

MHP’YE OY VERENLER ŞAŞKINLIK İÇİNDE

 

 

7 Haziran seçiminden sonra yeni bir süreç başladı. Ancak Erdoğan ve partisi bunu kabul etmek istemiyor. Seçim öncesi propaganda çalışmalarımızda pek çok vatandaş bize ‘Bunlar sandıkta yenilse bile hükümetten gitmez’ diyordu. Biz de o aşamadan sonrasına seyirci kalamayacağımızı söylüyorduk. Bu anlamda kritik bir eşiğe gelindi. AKP’nin dayattığı bu iklim sürerse halkta da bir umutsuzluk havası yerleşecek. CHP olarak buna izin vermemeliyiz.

 

 

Son dönemde MHP yetkilileri, CHP’ye akıl öğretmeye çalışıyor. MHP’nin, CHP’ye akıl öğretmek, HDP’ye cephe almak yerine yıllarca ihanetten hırsızlığa kadar her türlü yaftayı yapıştırdığı AKP’nin geldiği noktayı iyi değerlendirmesi gerekir. Asıl kendi tutumunu gözden geçirmeli. MHP’ye oy verenler büyük bir şaşkınlık içinde. AKP’nin inişe geçtiği, MHP’nin politika üretemediği, HDP’nin Türkiye partisi olamadığı şu dönemde, CHP yükseliştedir.

 

 

HDP SAMİMİYET SINAVINDAN GEÇİYOR

 

 

HDP de gerçekten Türkiye partisi olmak istiyorsa toplumu derinden yaralayan terör olaylarına sadece söylemle değil fiili olarak karşı çıkması, özellikle Batı illerimizin genel beklentisidir. Bu anlamda bir samimiyet sınavı gündemdedir.

 
AKP’nin terörle mücadelenin içine ‘siyasal rant’ katması en hafif deyimle ahlak dışıdır. Halkın terör korkusunu kullanarak gücü elde tutmak, AKP’ye de yaramayacaktır. Erdoğan unutmasın ki halka rağmen padişahlar bile tahtta oturamamıştır. Osmanlı tarihi o günün koşullarında bile kamuoyunda kabul görmeyen padişahların dramatik indirilişlerinin çok yaşandığı bir tarihtir. Halk, 7 Haziran’da Erdoğan’a ‘Anayasal sınırlarının dışına çıkma’ demiştir. Erdoğan da buna inatla karşı çıkıyor. Halka rağmen bir şey yapılamayacağını kendisi de görecektir.

 

 

BEŞ GENÇTEN DÖRT ÖRGÜT ÇIKARDILAR

 

 

Erdoğan, ‘Ben bu muhalefete bakan değil bakan yardımcılığı bile vermem’ havası içinde… Bu tutumuyla da anayasal haddini aşıyor. Buna cevap verebilecek politika üretmemize de ihtiyaç var. Hükümeti kurmakla görevlendirilen Ahmet Davutoğlu ise 23 gündür top gezdiriyor. Evet masadan kalkan taraf olmayacağız ama oyunlara da gelmemeliyiz.

 
ŞU anda ülkemizde bir de ‘terörle mücadele terörü’ uygulanıyor. Aynı anda değişik örgütlere yönelik operasyonlar yapılıyor. İzmir-Çiğli’de örgüt mensubu oldukları ve eylem yapıp ateş yaktıkları gerekçesiyle gözaltına alınan 5 genç, 4 ayrı örgütün mensubu olmakla suçlandı. Yani 5 gençten, 4 örgüt çıkardılar. Ateş yaktığı öne sürülen gençlerden biri, o gün orada bulunmadığını kamera kayıtlarıyla kanıtladıktan sonra serbest bırakıldı. Örgütlerle mücadele adına çekiçle sinek eziyorlar. AKP, bu durumu da kullanıyor.