CHP Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Zeynep Altıok, Ege Üniversitesi’nde yaşanan soruşturmalar, cezalar, ihraçlar ve okuldan uzaklaştırmalar çerçevesinde Rektör Prof. Dr. Mustafa Cüneyt Hoşcoşkun’un açığa alınmasını Meclis gündemine taşıdı.

 

 
Hoşcoşkun’un 12 Temmuz 2016 günü rektörlük seçimlerinde 4. sırada yer almasına rağmen Cumhurbaşkanı tarafından atandığın belirten Altıok; “Prof. Dr. Mustafa Cüneyt Hoşcoşkun göreve gelir gelmez neredeyse tüm üst yönetimi, yardımcılarını, daire başkanlarını değiştirmiştir. Hoşcoşkun’un gelişiyle birlikte Ege Üniversitesi tarihinde görülmek bir baskı dönemi başlamış, 50’den fazla öğrenci 6 döneme kadar okuldan uzaklaştırılmış, YÖK’e ilettiği listelerle birlikte 11 imzacı akademisyen ihraç edilmiştir.”ifadelerini kullandı.

 

 

 

Rektör Hoşcoşkun’un açığa alınmasına neden olan soruşturmanın FETÖ soruşturması olduğu iddiasını gündeme getiren Altıok, Başbakan Binali Yıldırım’a, Prof. Dr. Mustafa Cüneyt Hoşcoşkun hakkında yürütülen soruşturmanın, kamuoyu tarafından FETÖ soruşturması olduğu iddiasını soran Altıok; “Hakkında yürütülen soruşturmanın selameti açısından görevine devam ettirilmeyeceği düşünülen bir ismin, öğrencilere ve akademisyenlere karşı yürütmüş olduğu soruşturmalar meşru mudur, hukuki midir? Hoşcoşkun göreve geldiği günden itibaren 50 öğrenciye 6 döneme kadar okuldan uzaklaştırma cezası vermiştir. Bu cezalar gözden geçirilecek midir? Hoşcoşkun görev süresi boyunca 9 imzacı akademisyenin ismini YÖK’e bildirerek ihraç edilmesine neden olmuş, 2 imzacı akademisyeni de doğrudan kendisi ihraç etmiştir. Bu akademisyenlerle ilgili verilen ihraç kararı gözden geçirilecek midir?” sorularını yöneltti.

 

 

Altıok’un Başbakan’a yönelttiği diğer sorular şöyle; “Bu bir FETÖ soruşturması ise nasıl olur da 12 Temmuz 2016 tarihinde FETÖ’cü olduğu iddia edilen bir isim Ege Üniversitesi gibi köklü bir kurumun başına getirilir? FETÖ’cü olduğu iddia edilen bir rektörün kararttığı gencecik hayatlar kaderine mi terkedilecektir? Rektörün ihraç ettiği ve ettirdiği akademisyenler tekrar görevlerine dönecek midir? Vicdan ve adalet gereği bu sorunla ilgili çözüm arayışına hükümet olarak yönelecek misiniz? Prof. Dr. Mustafa Cüneyt Hoşcoşkun’un göreve geldiği günden itibaren gerçekleştirdiği kurum için atamaları incelemeye alacak mısınız? Yardımcılarını, üst yönetimini araştıracak mısınız? Hakkında FETÖ soruşturması yürütüldüğü iddia edilen bir ismin görevlendirdiği yöneticiler ne kadar güvenilirdir? Bu yöneticilerin açtıkları soruşturmalar ne kadar meşrudur? İnceleyecek misiniz?”

 

 

Altıok’un soru önergesi şöyle: “Bilindiği üzere henüz KHK ile rektör atamanlarının tamamı Cumhurbaşkanı’na bağlanmadan önce Ege Üniversitesi’nin son rektörlük seçimleri gerçekleşmiş, Prof. Dr. Mustafa Cüneyt Hoşcoşkun 4. sırada yer almış ve Cumhurbaşkanı tarafından 12 Temmuz 2016 günü rektör olarak atanmıştır. Prof. Dr. Mustafa Cüneyt Hoşcoşkun göreve gelir gelmez neredeyse tüm üst yönetimi, yardımcılarını, daire başkanlarını değiştirmiştir. Hoşcoşkun’un gelişiyle birlikte Ege Üniversitesi tarihinde görülmek bir baskı dönemi başlamış, 50’den fazla öğrenci 6 döneme kadar okuldan uzaklaştırılmış, YÖK’e ilettiği listelerle 11 Barış İçin Akademisyenler Bildirisi imzacısı akademisyen ihraç edilmiştir. Neredeyse en küçük demokratik eylem ve etkinliğe bile soruşturma açan Rektör Prof. Dr. Mustafa Cüneyt Hoşcoşkun, kimi öğrencilerin uzaklaştırma sürelerinden dolayı okulu tamamen bırakmasına ve eğitim hayatından vazgeçmesine neden olmuştur. Rektör Hoşcoşkun 10 Ekim Ankara Katliamı anmasına katılan öğrencilere soruşturma açıp okuldan uzaklaştırmıştır. Rektör Hoşcoşkun hocalarının ihraç edilmesini protesto eden öğrencilere soruşturma açıp okuldan uzaklaştırmıştır. Rektör Hoşcoşkun ihraç edilen akademisyenlerin odalarının kapısına kilit vurmuş, üniversite koridorlarını kriminalize etmiş ve sivil polislerle özel güvenlikler gözetiminde akademisyenlerin birer suçlu gibi odalarını boşaltmalarına ancak müsaade etmiştir. Tam bir istibdat yönetimi sergileyen Rektör Prof. Dr. Mustafa Cüneyt Hoşcoşkun 28 Şubat 2017 günü hakkında yürütülen bir soruşturmanın selameti açısından açığa alınmış ve yerine YÖK tarafından Prof. Dr. Beril Dedeoğlu atanmıştır.

 

 

Bu bağlamda;

 

1.Prof. Dr. Mustafa Cüneyt Hoşcoşkun hakkında yürütülen soruşturma nedir? Kamuoyu bunun FETÖ soruşturması olduğunu iddia etmektedir. Bu iddia doğru mudur? Hoşcoşkun FETÖ soruşturması selameti açısından mı açığa alınmıştır?

 

2.Bu bir FETÖ soruşturması ise nasıl olur da 12 Temmuz 2016 tarihinde FETÖ’cü olduğu iddia edilen bir isim Ege Üniversitesi gibi köklü bir kurumun başına getirilir?

 

3.Hakkında yürütülen soruşturmanın selameti açısından görevine devam ettirilmeyeceği düşünülen bir ismin, öğrencilere ve akademisyenlere karşı yürütmüş olduğu soruşturmalar meşru mudur, hukuki midir?

 

4.Prof. Dr. Mustafa Cüneyt Hoşcoşkun göreve geldiği günden itibaren 50 öğrenciye 6 döneme kadar okuldan uzaklaştırma cezası vermiştir. Bu cezalar gözden geçirilecek midir? FETÖ’cü olduğu iddia edilen bir rektörün kararttığı gencecik hayatlar kaderine mi terkedilecektir?

 

5.Prof. Dr. Mustafa Cüneyt Hoşcoşkun görev süresi boyunca 9 imzacı akademisyenin ismini YÖK’e bildirerek ihraç edilmesine neden olmuş, 2 imzacı akademisyeni de doğrudan kendisi ihraç etmiştir. Bu akademisyenlerle ilgili verilen ihraç kararı gözden geçirilecek midir? Rektörün ihraç ettiği ve ettirdiği akademisyenler tekrar görevlerine dönecek midir? Vicdan ve adalet gereği bu sorunla ilgili çözüm arayışına hükümet olarak yönelecek misiniz?

 

6.Prof. Dr. Mustafa Cüneyt Hoşcoşkun’un göreve geldiği günden itibaren gerçekleştirdiği kurum için atamaları incelemeye alacak mısınız? Yardımcılarını, üst yönetimini araştıracak mısınız? Hakkında FETÖ soruşturması yürütüldüğü iddia edilen bir ismin görevlendirdiği yöneticiler ne kadar güvenilirdir? Bu yöneticilerin açtıkları soruşturmalar ne kadar meşrudur? İnceleyecek misiniz?”
Kaynak: ANKARA, (DHA)