CHP’de neler oluyor!?

CHP’de neler oluyor!?
19 Temmuz 2018 08:35

CHP İzmir Milletvekili Selin Sayek Böke ve İlhan Cihaner’in çağrısıyla oluşturulan “Gelecek için Biz” ekibi de olağanüstü kurultay çağrısı yaptı. CHP Milletvekili Ali Şeker ise Kurultay ile ilgili olarak desteklediği adayın Selin Sayek Böke olduğunu belirtti.

 

 

CHP’nin cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce’ye yakın isimler tarafından olağanüstü kurultay için başlatılan imza toplama çalışması devam ederken, bir çağrı da parti içindeki bir başka ekipten geldi.

CHP İzmir Milletvekili Selin Sayek Böke ve eski milletvekili İlhan Cihaner’in çağrısıyla bir grup milletvekilince oluşturulan ve mevcut parti yönetimini eleştirerek sol siyaset vurgusu yapan “Gelecek için Biz” ekibi de olağanüstü kurultay için “açık çağrı” yaptı.

Yapılan açıklamada, adil ve güvenli koşullarda olmayacağı bilinerek girilen 24 Haziran seçimlerinin CHP adına “açık bir başarısızlıkla” sonuçlandığı ifade edilerek, “24 Haziran seçim sonuçları CHP’de uzun döneme yayılmış siyasetsizliğin eseridir. Hal böyleyken CHP’nin mevcut yönetimi, bugünkü siyaset anlayışını sürdürmekte ısrarlıdır. Yeni bir siyasete olan ihtiyaç her zamankinden daha fazladır. Bugünün olağanüstü koşulları, siyasi mücadeleyi toplumla buluşturacak, Meclis’i de içeren ama mutlaka onun da dışına taşan bir siyaseti gerektirmektedir” denildi.

DELEGELERE DAVET

CHP’nin “sağdan oy alma kaygısıyla içine düşürüldüğü siyasetsizlik ve ideolojik kafa karışıklığının” acilen giderilmesi, Türkiye’nin tüm temel sorunlarıyla yüzleşen ve çözümler üreten bir siyasi program oluşturulması, parti tüzüğünün değiştirilmesi, yerel seçim adaylarının belirlenmesinde önseçimin benimsenmesi istenen çağrıda, “Partimizin vakit geçirmeden olağanüstü kurultaya gitmesi zorunludur. CHP delegelerini olağanüstü kurultay için imza vermeye davet ediyoruz” denildi.

SARIBAL: İMZA ATMADIM

Gelecek için Biz grubuna dahil olan CHP Parti Meclisi üyesi, CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, Kurultay çağrısına imza atmadığını belirtti.

Sarıbal yazılı açıklamasında şu ifadeleri kullandı:

“Sosyal medya ve yazılı medyada çıkan haberlerde, “Gelecek İçin Biz” adına yapılan Kurultay çağrısında adım geçmektedir. Bu açıklamada imzam bulunmamaktadır.

Aydınlık Türkiye mücadelesi için ihtiyacımız; emekten, haktan, ezilenden yana; gücünü sol düşünceden alan tutarlı bir parti kimliğidir. Bu doğrultuda, kurultay çağrısından önce, ortak aklın ve temel ilkelerin ortaya çıkması için çalışılması gerektiğini düşünüyorum.

Şekilsel ve günü kurtarmaya dönük kavgalar yerine demokrasi ve değişim mücadelesine ihtiyacımız olduğuna inanıyorum.

Bursa örgütümüzle birlikte; yapılan Kurultay çağrısının zamansız ve yersiz olduğunu düşünüyoruz.

Kurucuları arasında olduğum “Gelecek İçin Biz” ile bu anlamda ayrıştığımı basının ve kamuoyunun bilgisine saygılarımla sunuyorum.”

 

YARKADAŞ: “ARTIK TADINDA BIRAKIN VE PARTİMİZİN ÖNÜNÜ AÇIN”

 

CHP İstanbul eski Milletvekili Barış Yarkadaş, parti yönetimine uyarıda bulundu.

CHP’li Yarkadaş’ın kurultaya ilişkin açıklaması şöyle:

“Partimizin genel merkezi, 500’e yaklaşan imza sayısını bir sinyal olarak değerlendirmeli ve bunun bir GÜVEN OYU İHTİYACI anlamına geldiğini görmelidir. Yapılması gereken 635 imza toplanmasını beklemeden KURULTAY ÇAĞRISI’nda bulunmaktır. Delegeler, iradelerini kurultaydan ve değişimden yana koymuştur.

Genel merkezimiz, onlarca kurultay delegesinin açık tavrına rağmen, partiyi nasıl yönetebileceğini düşünüyor? Tüzük Kurultayı’nda devreye soktuğunuz anti demokratik yöntemlerin de artık işlemeyeceği ve delegelerin baskılara aldırmadığı görülüyor. Kurultay Delegeleri ile inatlaşmak, partimizi felakete sürükler… Delege, tabanın sesidir… Partimizin tabanıyla inatlaşmayın…

ÜYEYE DAYALI ÖN SEÇİM yaptırmadığınız için, partimiz sadece bu yüzden 1.5 puanlık oy kaybına uğradı. Bu bile tek başına kurultay sebebidir.

Tüm uyarılarımıza rağmen, dokunulmazlıkları kaldırmaktaki ısrarınız ise ayrı bir kurultay gerekçesidir. Artık tadında bırakın ve partimizin önünü açın… Yeter; içimiz yanıyor!

Milletvekilliği dönemimde tüm eleştiri ve önerilerimi grubun kapalı toplantılarında dile getirdim. Hiçbir eleştiriyi dinlemediniz. Ve bu yüzden hem yeni seçmenden oy alamadık; hem de 3.5 puan kaybettik. Unutmayın; aynı suda iki kez yıkanılmaz. Siz aynı suda 10. kez yıkanmak istiyorsunuz!”

İNCE’YE YAKIN İSİMLERDEN İMZA AÇIKLAMASI

Muharrem İnce’ye yakınlığıyla bilinen CHP’li Gaye Usluer de sosyal medya hesabından “imza tartışması”na dahil oldu. Usluer, Yaşar Tüzün’ün açıklamalarını paylaşarak şunları kaydetti:

“Bilecik Milletvekilimiz Yaşar Tüzün’ün toplanan imza sayısına yönelik açıklaması!

‘Notere giden bir delege üç nüsha imzalıyor. Biri noterde kalıyor, ikisini de kendisi alıyor veyahut da birini muhatabına gönderiyor. Bazı arkadaşlar muhatabına göndermiş olabilirler yani CHP Genel Merkezi’ne. Dolayısıyla sayı orda o şekilde çıkıyordur. Şöyle bir örnek vereyim; partimizin üç grup başkanvekili var biliyorsunuz. Bir tanesi Manisa Milletvekilimiz Özgür Özel. Onun seçim bölgesinde 18 delege var, 18 imza atıldı. Diğeri Engin Özkoç, Sakarya Milletvekilimiz, onun seçim bölgesinde 14 delege var, 14 imza attı. Diğeri Engin Altay, İstanbul Milletvekili, 70’in üzerinde delege imza attı. Üçünü topladığımızda dahi sayı 105-110 oluyor. Diğerlerini saymaya gerek yok herhalde, onu da 120 oldu diyenler saysın.'”

ÇANKAYA BELEDİYE MECLİS ÜYELERİNDEN KURULTAY ÇAĞRISI

Çankaya Belediyesi’nin CHP’li Meclis Üyeleri de “Değişim ve Umut Kurultayına çağrı” başlıklı bir açıklama yayımladı. Açıklamada şu ifadeler yer aldı:

“Bizler ülkemizin içinde geçmekte olduğu zorlu sürecin bilincindeyiz. Partimizin bu zorlu süreci aşacak birikim, deneyim ve kararlılığına inanıyoruz. Partimize emek ve gönül vermiş parti üyeleri olarak, 24 Haziran 2018 seçim sonuçları bizler için her ne kadar hayal kırıklığı yaratmış olsa da asla umutsuz değiliz. İnanıyoruz ki; PARTİMİZ içinde bulunduğu yönetsel, yapısal ve siyasal yönelim sorunlarını aşarak halkımızda yeni bir umut dalgası yaratacak tarihsel birikime ve iradeye sahiptir. CHP tarihi boyunca zor süreçlerin, çetin görevlerin partisi olmuştur. Dün başardık, yarın yine başaracağız. Bu başarı azmi bizler için bir temenni değil, ülkemizin geleceği için ertelenemez tarihi bir sorumluluktur.

Bugün bu bildirgeyle başta genel başkanımız sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nu, MYK ve Parti Meclisi üyelerimizi bu tarihi sorumluluğu üstlenmeye, başarısızlıklarımızla yüzleşmeye, her seçim yenilgisinin ardından yeni bir başarı hikayesi yaratma gayretlerinden vazgeçmeye davet ediyoruz.

Türkiye’de rejim değişmiş, Cumhuriyetimizin kurucu değerleri ve birikimleri tek tek yok edilmişken, parti içi tartışmalara biran önce son verip güçlü bir direnme hattı kurulması temel bir zorunluluktur. İçinde bulunduğumuz bu süreçten çıkmanın yolu acilen kurultayın toplanmasından, ortak aklı ve iradeyi örgütlememizden geçmektedir.

Geldiğimiz bu süreçte Sayın Muharrem İNCE’nin ifade ettiği gibi CHP’de değişim bir rüzgardır. Bu rüzgarın önüne duvar örmek yerine yel değirmeni kurmalıyız. Tüm Kurultay Delegesi arkadaşlarımızı, Değişim ve Umut Kurultayının toplanabilmesi için göreve, imza vermeye, öğretilmiş çaresizliğimizi umuda dönüştürmeye davet ediyoruz.

Çankaya Belediye Meclisi Meclis 1. Başkanvekili Ertuğrul Şenoğlu ve Meclis Üyeleri Ali Yiğit, Nadir Kırıkkayalı, Atakan Akyıldırım, Ali Yiğit, Haydar Karatepe, Funda Gezmiş, Ali Ersever, Süleyman Demir, Adem Bilen, Serdar Selçuk Kaya”

“SEN DE Mİ BRÜTÜS” DEDİRTEN OLAY

Öte yandan CHP’nin Ekonomiden ve İş Dünyası’ndan Sorumlu Başdanışmanı Ekrem Kerem Oktay, yaptığı açıklamada partideki görevinden istifa ettiğini açıkladı.

Oktay, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, “Halkımız CHP’nin yenilenmesini ve çok daha güçlü bir şekilde demokrasi mücadesine liderlik etmesini bekliyor. Bu talebin gereğini yerine getirmek hepimizin temel görevidir” ifadelerine yer verdi.

Oktay, Kurultay için imza verdiğini de duyurdu.

CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’na yakınlığıyla bilinen Oktay’ın bu kararı dikkat çekti.

İşte Oktay’ın o paylaşımı:

Ekrem

ÜÇÜNCÜ BAŞKAN ADAYI MI GELİYOR

CHP Milletvekili Ali Şeker ise, Yol TV’de katıldığı bir programda dikkat çeken sözler sarf etti.

Şeker, Kurultay ile ilgili olarak desteklediği adayın CHP İzmir Milletvekili Selin Sayek Böke olduğunu belirtti. Şeker, kendisi ile beraber birçok delegenin de Böke’yi desteklediğini iddia etti.

“Biz Selin Sayek Böke’nin adaylığını isteyen, düşünen arkadaşlarız. Birçok Kurultay delegesinin de bu yönde bir talebi var. Ancak bu süreçte durum nasıl olur, Selin Hanım bu konuda ikna olur mu, bunu zaman gösterecek. Bizim düşüncemiz daha çok Selin Hanım’ın aday olması yönünde”

GÖKÇEK DE GİRDİ…

Öte yandan, Ankara’nın eski belediye başkanı Melih Gökçek de CHP’nin içindeki tartışmalara katıldı. Gökçek, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, CHP’nin Çankaya Belediye Başkanı Alper Taşdelen’in de Kurultay için imza attığını iddia etti. Gökçek ayrıca, İnce’nin imzalarının tamamlandığını da ileri sürdü.

Taşdelen ise, Gökçek’in iddialarına karşılık, kişisel Twitter hesabından bir yanıt verdi. Taşdelen, Kılıçdaroğlu’nu da etiketleyerek, “Vefa benim için bir semt adı değildir. Kişiliğimizin nişanesidir. Genel Başkanım @kilicdarogluk nun yanındayım, yanında olmaya da devam edeceğim. Ne kadar uğraşsanız da CHP asla yıkılmayacak. @06melihgokcek” diye yazdı.

Taşdelen’in mesajından sonra, Gökçek, “Alper kardeşim böyle demiş. Öyle dediyse öyle, inanmak zorundayız. Benim kaynaktan bunun hesabını soracağım” diye yazdı.

İşte Gökçek’in ve Taşdelen’in o paylaşımları:

111

2

3

 

CHP SOL KANAT İSİMLİ GRUPTAN HEM KILIÇDAROĞLU’NA HEM İNCE’YE ELEŞTİRİ

Parti içindeki CHP Sol Kanat isimli grup da yaptıkları açıklamada seçim sonuçlarının partileri adına başarılı olmadığını belirtti.

“Kazanılamayan her seçimin siyasi bir sorumluluğu olmalıdır” denilen “Şimdilik elveda demokrasi” başlıklı açıklamada şu ifadeler yer aldı:

“Bu seçimlerin kaybedilmesinde Genel Başkan, Parti Yönetim Kadroları ve Cumhurbaşkanı Adayının sorumluluğu örgüte göre çok daha fazladır. Partimizin oylarını artıramamasının en önemli nedeni; parti yönetiminin siyaset üretememesinden kaynaklanmıştır. Ekonomik krize çok büyük bir hızla sürüklenen ülkemizde her şey ‘güllük gülistanlık’ gibi ekonomik konuları öncelemeyen politikalar izlenmesi yenilginin ana nedenlerinden birisidir.

Cumhurbaşkanı adayı da bu siyasetsizlik batağına saplanmış, mevcut Cumhurbaşkanı ile polemiğe girerek başarılı olacağını sanmıştır. Oysaki Cumhuriyet Halk Partisi geçmişte olduğu gibi; sosyal ve ekonomik konulardaki politikaları ile topluma yön vererek iktidarı yakalayabilme şansı bulacaktır. Toplumun büyük bir çoğunluğu ekonomik olarak zorluk içerisinde yaşamlarını sürdürürken partimizin bu konuyu siyaset ekseninin merkezine yerleştirememesi geçiştirilebilecek bir hata değildir. Bu durumun sorumluları öncelikle Parti Yönetimi ve Cumhurbaşkanı Adayıdır. Toplumdaki değişim talebini ve konjonktürel (topludurumsal) yapıyı iyi algılayamayan Cumhurbaşkanı Adayının alınan tüm oyları kendi kerameti sayması da ayrı bir mizah konusudur. Seçim gecesi kendisine güvenen tüm partili, partisiz insanları hayal kırıklığına uğratan ve verilen oylara sahip çıkmayan Genel Merkez ve Cumhurbaşkanı Adayımızın davranışının mantık ile izah edilecek bir yanı bulunmamaktadır. İç Anadolu, Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu’da birçok sandık sonucu şaibelidir. Bunları araştırmadan AA (Anadolu Ajansı) verileri ile yenilgiyi kabul eden bu kişiler; parti örgütüne hesap vermek zorundadırlar. Ayrıca bu açıklamayı hangi koşullarda yaptıklarını da kamuoyu hala merakla beklemektedir. Taraflar yenilgiyi kabullenmedikleri gibi bir tanesi daha ince bir politika ile adeta yenildik ama ezilmedik demektedir.”

“BU KLİK PARTİNİN BAŞARILI OLAMAMASI İÇİN ELİNDEN GELENİ YAPMAKTA…”

Seçim dönemi aday belirleme yönetiminin de eleştirildiği açıklamada, kadın milletvekili oranında CHP’nin AKP’nin gerisinde kalmasına sert tepki gösterildi.

Yapılan açıklamada “Başarısızlığın bir başka nedeni de aday belirleme yöntemidir. Genel Merkezde kurumsallaşmış (!) 5 kişilik klik her dönemde isimleri değişse de görevlerini başarı ile yapmaktadırlar. Gerek Milletvekili gerek ise yerel yönetim adaylarının belirlenmesinde bu klik partinin başarılı olamaması için elinden geleni yapmakta son derece başarılıdırlar(!)” denildi.

KURULTAY ÖNERİLERİ

CHP’deki Kurultay tartışmasına değinilen CHP Sol Kanat açıklamasında şu öneriler yer aldı:

“Partimiz CHP ve geçmişte SHP Olağan Kurultay sayısının yarısı kadar Olağanüstü Kurultay toplamıştır. Ancak bugün hala Olağanüstü Kurultay ihtiyacı hissediliyorsa bu yöntemin çözüm olmadığı görülmektedir. Sorunu kişisel sorun gibi algılayıp kişilerin değişimi ile çözüm üretileceğini sanmak büyük bir yanılgıdır. Partimizin acilen fikirsel ve örgütsel yenilenmeye ihtiyacı vardır. Bu değişim yapılmadan yapılacak Olağanüstü Kurultay sorunu çözmeyeceği gibi çözüm sürecini de erteleyecektir. İlçelerden, İllerden başlamayan bir yenilenme sadece genel merkezdeki isimlerin değişmesi ile sınırlı kalacaktır. Hatta genel merkezde yıllardır egemen olan bu isimlerin manevra kabiliyetleri olağanüstü olduğundan yeni yönetimlerde de yeniden yer almaları çok büyük bir olasılıktır. Baykal kliğinin politik tarzı olan sadece isimler değişsin köhnemiş yapı aynen kalsın anlayışından bu parti çok çekmiştir. Bu gün bu oyun yeniden sahnelenmektedir.

Sonuç olarak Genel Başkan, Genel Merkez ve Cumhurbaşkanı Adayı bu başarısızlığın ana sorumlularıdır. Öncelikle Tüzük Kurultayı toplanmalı, Genel merkeze olağanüstü yetkiler veren maddeleri iptal edilmelidir. Milletvekilliği ve Yerel Yönetimlerde partinin tüm adayları önseçim ile belirlenmesi olmazsa olmaz olarak tüzüğe girmelidir. Önseçim dışındaki başka bir yöntemi istemek parti suçu olarak kabul edilmelidir. Yapılacak olan demokratik yeni tüzük ile Milletvekilliği ve Belediye Başkanlığı süresi sınırlandırılmalıdır. Genel Merkezin kontenjan kullanması tüm seçimlerde en fazla yüzde 5 ile sınırlandırılmalıdır. İlçe Yönetimi, İl Yönetimi ve parti Meclisi seçimlerinde çarşaf liste uygulaması veya nispi temsil yöntemi uygulanılarak o birimlerdeki tüm kesimlerin yönetimlerde temsiliyeti sağlanmalıdır.  Önümüzdeki Yerel Seçimlerde tüm adaylar önseçim ile belirlenmelidir. Tüzük Kurultayı sonrasında ise 2019 yılında yapılacak Yerel Seçimler sonrasında acilen Olağan Kurultay süreci başlatılarak tüm İlçe Yönetimleri, İl Yönetimleri ve Parti Meclisi yenilenmelidir. Olağan Kurultaylarımız sadece Genel Başkan ve Parti Meclisi seçen bir yapıdan çıkartılıp; parti, ülke ve dünya sorunlarının enine boyuna tartışılacağı 5-7 günlük konferanslar şeklinde düzenlenmelidir. Baykal kliğinin baskısı ile kabul edilen ve ilk gün Genel Başkanın seçilmesi uygulaması Kurultayı sadece seçim yapılır konuma düşürmüştür. Bu uygulamadan acilen vazgeçilip Genel Başkan ve Parti Meclisi aynı anda seçilmelidir. Tüzük değişikliğinde Küçük Kurultayın tekrar toplanması yönünde karar alınmalıdır. Olağan Kurultayın toplanmadığı yıllarda toplanacak Küçük Kurultayda partimizin siyaset yapma tarzı, programı ve programın uygulanması değişen koşullara uygun olarak değerlendirilmelidir.”

ÇELEBİ VE SAĞLAR DA ÇAĞRI YAPMIŞTI

Dün de CHP İzmir Milletvekili Mehmet Ali Çelebi, Kurultay çağrısı yapmıştı. Çelebi sosyal medya hesabından “Ulusun geleceği için, ihtirassız yalnız vatan ve memleket selametini gaye edinerek: Değişim için + 1″ diye yazmıştı.

CHP eski Milletvekili Fikri Sağlar da sosyal medya hesabından kurultay çağrısı yapmıştı. Sağlar şunları kaydetmişti:

“İddialı olan hedefinde kararlıysa UMUT olur. Hele de vefalıysa GÜVEN duyulur. CHP “değişim ve umut” kurultayı ile güven duyulan parti haline dönüşür. Sol partiler ideoloji,örgüt ve üyelerden oluşur. CHP, İNSAN VE EMEK DİYEREK ÜLKEYİ YÖNETMELİDİR. UMUDA çağrımız var.”