CHP’de devrim! Kılıçdaroğlu ölene kadar Genel Başkan

CHP’de devrim! Kılıçdaroğlu ölene kadar Genel Başkan
13 Mart 2018 08:20

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, 2010 yılında genel başkan seçildiği ilk kurultayda “Korku imparatorluğunu yıkacağım” ifadesini kullanmış ve CHP tabanından büyük takdir almıştı.

 

 

 

H&H ÖZEL HABER

 

Ancak 8 yıldır sürdürdüğü genel başkanlık döneminde toplam 9 seçim kaybetmesine rağmen her nedense bütün kurultaylarda büyük başarı kazanmış gibi yeniden genel başkan seçildi.

 

 

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a karşı her konuşmasında “diktatör bozuntusu” ifadesini kullanarak 2019 seçimlerinde Erdoğan’ı kastederek “Türkiye’yi o diktatör bozuntusundan kurtaracağız” dedi.

 

 

Dün tamamlanan CHP tüzük kurultayında CHP tüzüğünün tüm maddeleri adeta Genel Başkan’a bağlandı.

 

 

CHP delegelerine Genel Merkez tarafından hazırlanan tüzük noter gibi onaylattırıldı ve Kılıçdaroğlu CHP’nin diktatörü unvanını kazanmış oldu.

 

 

CHP’de yeni tüzükle PM’ye üye olabilmek için 10 delegenin imzası gerektiği ancak Genel Başkanın önerisi ile sınırsız PM üyesi adayı olunabilmesi sağlandı.

 

Tüzüğün ön seçimle ilgili milletvekili adaylarının nasıl belirleneceği ile ilgili maddeye geçince gerginlik had safhaya ulaştı. Parti içi muhaliflerin yani ön seçimi savunan delegelerin verdiği önerge ile Genel Merkez kotasının yüzde 5 ile sınırlı kalması ve geri kalan tüm milletvekillerinin ön seçimle belirlenmesi maddesi oylanırken; 530’a yakın delegenin önergeye destek vermesi ile tansiyon yükseldi.

 

MYK üyeleri başta Örgütlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan olmak üzere önergeye destek veren delegelere oturdukları yerden ayağa kalkarak ellerini indirmeleri şeklinde baskı yapmaları üzerine, Divan Başkanı Hakkı Süha Okay baskı yapılmaması yönünde müdahale etmek isteyerek delegelerin özgür iradesine karışılmaması yönünde kürsüden uyarı yaptı. Bunun üzerine Grup Başkanvekili Sakarya milletvekili Engin Özkoç’un Divan’a doğru yürüyerek Hakkı Süha Okay’a ağza alınmayacak derece ağır küfürler etmesi Genel Başkan tarafından da duyuldu.

 

Bunun üzerine Hakkı Süha Okay, onurlu bir davranış göstererek hiç cevap vermeden Divan Başkanlığı’ndan ayrılarak salonu terk etti.

 

Divan Başkanı Hakkı Süha Okay’ın divanı terk etmesiyle muhalif milletvekili ve delegeler de protesto sesleri arasında salonu boşalttı.

 

Bunun ardından Divan Başkanlığı’na Divan Başkan Yardımcısı ve Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu başkanlık etti ve kurultaya bir saat ara verildi.

 

Verilen ara esnasında MYK üyeleri, grup başkanvekilleri ve Genel Başkan’a çok yakın milletvekilleri il başkanları ile bir toplantı gerçekleştirdi. Bu toplantıda delegelere ve il başkanlarına baskı yapılarak, Divan Başkan Yardımcısı Özlem Çerçioğlu’nun yönettiği kurultayda ön seçim maddesi dahil tüm maddeler jet hızıyla “kabul edenler, etmeyenler” şeklinde oylanarak “Divan tarafından kabul edildi” denerek tüzük oylanmış oldu.

 

 

Siyasi Partiler Yasası’nın öngördüğü yüzde 5 milletvekilinin Genel Merkez tarafından belirlenmesi kotasına yüzde 15 daha eklenerek kota yüzde 20’ye çıkartıldı. Yani önümüzdeki seçimlerde 120 milletvekili adayını Kemal Kılıçdaroğlu belirleyecek. Böylece ön seçim kağıt üzerinde olmasa da fiiliyatta rafa kaldırılarak tüm yetkiler Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’na verilmiş oldu.

 

 

Sadece tüzükte göz boyama için Genel Başkan adaylığı için gereken yüzde 10’luk delegenin imzası yüzde 5’e çekilerek demokratik makyajla üyelere “Biz herkesin aday olabilmesinin önünü açıyoruz” imajı verildi.

 

 

Parti içi muhalefetin “2 kez üst üste kaybeden genal başkan görevini bıraksın önerisi” reddedilerek başarısız Genel Başkan yerinde kalsın ifadesi korunmuş oldu.

 

 

CHP’de belediye başkan adayı, il ve ilçe başkan adayı, milletvekili adayı ve PM adaylarının yanı sıra MYK’nın da tamamını Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu belirleyecek.

 

 

Genel Başkan’a yan gözle bakan hiç kimsenin aday olması söz konusu bile olamayacak.

 

 

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu parti içinde kurduğu korku imparatorluğunu dün tamamlanan tüzükle diktatoryaya dönüştürerek ölene kadar genel başkanlığını garanti altına almış oldu.

 

 Halkın Habercisi olarak soruyoruz:

 

Ey Kılıçdaroğlu, diktatör bozuntusu dediğiniz Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a mı özeniyorsunuz da sadece delegelerin, milletvekillerinin ve MYK’nın katıldığı bir toplantıda gözünüzün önünde Grup Başkanvekiliniz Engin Özkoç’un sizin önerinizle seçilen Divan Başkanı Hakkı Süha Okay’a sırf kurultayda demokratik davranması nedeniyle ağır küfürler etmesine nasıl seyirci kaldınız?

 

Sizin demokrasi anlayışınız bu mu?

 

Konuşmalarınızda tüm muhalefete sizi kapının önüne koyarım diyerek partide korku imparatorluğu yaratmanız Grup Başkanvekili Engin Özkoç’un Divan Başkan’ı Hakkı Süha Okay’a ağır küfretmesi hakkını mı veriyor?

 

CHP’nin en üst organı olan ve sadece delegasyonun katıldığı ve CHP’nin anayasası olan tüzük kurultayında yönetiminiz tarafından size muhalif görünen ve parti içi demokrasiyi savunan milletvekillerine, PM üyelerine, delegasyona kurduğunuz baskı ile parti içi huzuru mu sağlayabileceksiniz?

 

CHP’de kardeşliği, barışı, demokrasiyi işletemiyorsanız ülkede adaleti sağlamaya nasıl aday olacaksınız?

 

Bu mu sizin demokrasi anlayışınız?

 

Dün tamamlanan tüzük kurultayı ile tüm yetkileri kendinize bağlayarak anayasa değişikliğinde eleştirdiğiniz diktatoryanın ta kendisi oldunuz.

 

Genel Başkan Kılıçdaroğlu ve yönetimi adına devrim diye nitelendirebileceğimiz şekilde ölene kadar tüzük değişikliği ile koltuklarını garanti altına almış oldular.

 

CHP tabanının daha ne olduğunu anlamadığı bu diktatoryanın sandıkta CHP’yi nasıl etkileyeceğini önümüzdeki seçimlerde hep birlikte göreceğiz.