“Fırsat kaplumbağa hızıyla gelir” derler ve “Yıldırım hızıyla kaçar gider” diye eklerler. Atasözüdür. Her atasözü doğru değildir. Atasözleri içinde zırvaları da vardır ancak “fırsat kaplumbağa hızıyla gelir” sözü günlük hayatta doğrulanmıştır.

 

 

Necati Doğru / Sözcü

 
Altın fırsat geldi!
Gelmedi, CHP’ye sunuldu.
İktidar partisi AKP, Cumhurbaşkanı, Başbakan, bakanlar, önde gelenler, iktidarın adamı gazeteciler, akıl verenler, şehir imar rantı yiyenler, ana muhalefet CHP’ye karşı atak başlattılar.
Tencere dibin kara.
Seninki benden kara.
Bende MAN Adası karası.
Bende Hayırlı Rıza karası.
Bende rüşvetçi bakanlar karası.
Enişte, dünür karası.
Sende Ataşehir karası.
Buzrezidans karası.
Belediyeyi soydurma karası.
İhaleye fesat sokma karası.
“Dibi kara tencerelerin trampa edilmesi” noktasına geldik. CHP için varsa “balçık temizleme altın fırsatı” doğdu.

 

Üstünü örterek değil.
Açarak, netleştirerek.
Her kuruşun hesabını vererek.
Her iddiayı çürüterek.
Çok açık.
Ziyadesiyle net.
Alabildiğine şeffaf.
Hem tarlasında çiftçinin, hem şehirde esnafın, hem cahilin hem okumuşun, hem fakirin hem zenginin bütün Türkiye’nin anlayacağı ve ikna olacağı şekilde CHP’li Ataşehir Belediyesi ve onun başkanı için ortaya sürülen “haksız mal edinme, yakınlarını zengin etme, genel başkan kızına kat edindirme, eşini rezidans zengini yapma” iddia ve suçlamalarını cevaplamalı.
CHP’den netlik beklenir.
“Haysiyet cellatlığıdır, MAN Adası’nı örtme, Hayırlı Rıza’nın dağıttığı rüşvetleri unutturacak gündem yaratma çabasıdır” diyebilmek için CHP’nin belediyeciliğinde “balçık birikimi olmadığını” topluma anlayacağı açıklıkta anlatması gerekir.
Yazıyoruz ya!
Enişte, dünür.
Kardeş, oğul.
Giden para.
Gelen para.
Dekontlarda yazılan para.
Bankadan bankaya para.
Nereden bulundu?
Nasıl kazanıldı?
Aynı şekilde CHP’li Belediye Başkanı, eşi, yeğeni, yakınları nereden buldular, nasıl kazandılar?
Konuşamayanlar.
Yazamayanlar.
Arkası olmayanlar.
Bilmek ister.

 

 

Politikanın lider, yandaş, dost akraba, tarikat, partili zengin etmek için değil iyiliği ve “temiz toplum olmayı” teşvik için yapılması gereken bir yurttaşlık olduğunu gösterebilmenin altın fırsatı geldi. Politikada ve iş dünyasında bütün kötü adamlar, bütün kötülükleriyle aman vermeden ve “benim hırsızım iyidir” demeden teşhir edilmelidirler.
O sahneyi unutmadık:
Rize Meydanı’nda.
Otobüsün üstünde.
4 bakan el ele tutuşmuşlardı.
Hayırlı Rıza’nın rüşvet dağıtığı bu bakanlar, ortalarında bugünkü Cumhurbaşkanı ve parti genel başkanı kollarını havaya kaldırarak fotoğraf çektirmişlerdi.
Aynı sahneyi izledik.
CHP Genel Başkanı, meydan kürsüsünde yanına suçlanan Ataşehir Belediye Başkanı’nı alıp fotoğraf çektirdi. Görmek istediğimiz “Rize’de ve Ataşehir’ de birbirinin kopyası iki sahne” değil. Görmek istediğimiz İstanbul Büyükşehir Belediye Yönetimi CHP’nin elindeyken Başkan Nurettin Sözen ile Genel Sekreter Tuğrul Erkin’in sergilediği “balçık varsa temizlensin” tavrıdır.
Altın fırsat doğdu.
Yolsuzlukla servet yapanlar “bizdendir-onlardandır” ayrımı yapılmadan korkusuzca teşhir edilmeli. Balçık biriktirme belediyeciliğinde “yolsuzlukların anası olan imar rantı avcılığını bitirecek ve politikanın finansmanı olmaktan çıkaracak bir model” bulunmalı.
Bu model var.

 

Fotoğraf: Şaban Gökmen