Çevre Yasası: Günlük yaşamda neleri değiştirecek?

Çevre Yasası: Günlük yaşamda neleri değiştirecek?
1 Aralık 2018 11:56

Resmi verilere göre Türkiye’de her yıl 25 milyar naylon poşet kullanılıyor ve kişi başına da 450 poşet düşüyor.

 

 

Ayşe Sayın / BBC Türkçe

 

 

Yine farklı sektörlerde toplam 8 milyon 612 bin ton plastik üretiliyor ve 1 miyon 800 bin ton plastı ambalaj piyasaya sürülüyor. Ancak bu plastik atıkların yalnızca 380 bin tonu toplanabiliyor.

Perakendecilerin ücretsiz olarak verdiği alışveriş poşetleri, evlere girdikten sonra ise “çöp poşeti” olarak kullanılıyor.

Bu durum nedeniyle de tüketici çoğu alışverişte kullanacağı ihtiyaçtan fazla poşetle eve dönüyor. Plastik malzeme ise en büyük çevre kirleticilerin başında geliyor.

TBMM Genel Kurulu’nda kabul edilen Çevre Yasası değişikliği ile naylon poşet ve plastik ambalaj tüketimine sınırlama getirilirken, atıkların ayrı ayrı toplanıp dönüşümü için de belediyelere teşvikler öngörülüyor.

Yasanın bazı hükümleri yasanın Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın onayıyla, bazıları da geçiş süreci gerektiği için 2021’de uygulamaya girecek. Peki yasa ile günlük yaşamda neler değişecek?

Merak edilenleri derledik:
Çöp poşetleri ne zaman paralı olacak?

 

Yasa uyarınca plastik alışveriş poşetleri tüketiciye en az 25 kuruştan satılacak. Plastik poşetleri ücretsiz veren işyerleri, satış alanının her metrekaresi için 10 lira idari para cezasına çarptırılacak.

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından kurulacak komisyon her yıl bu ücreti yeniden belirleyecek. Çevre Bakanlığı alışveriş poşetlerinin ücretli olması için geçtiğimiz aylarda yönetmelik değişikliği yapmıştı.

Yönetmeliğin 1 Ocak 2019’da yürürlüğe girmesi öngörülüyordu. Ancak artık yasal düzenleme esas alınacak ve yasanın Resmi Gazete’de yürürlüğe girmesinin ardından poşetler paralı olarak tüketiciye sunulacak.

Tükiye’de bazı firmalar ücretli alışveriş poşeti uygulamasına geçmeye başladı. Ancak ülke genelindeki uygulamanın yönetmelik doğrultusunda 1 Ocak’tan itibaren başlaması planlanıyor.
Geri kazanım katılım payı getirilecek

 

Yasa ile naylon alışveriş poşetleri, lastik, akü, piller ve araç bataryaları, madeni, bitkisel yağ, elektrikli ve elektronik eşyaları piyasaya süren veya ithal edenlerden “geri kazanım katılım payı” alınması öngörülüyor.
Depozito 2 yıl sonra

Yasa uyarınca, çevre kirliliğinin önlenmesi amacıyla bakanlığın belirleyeceği ambalajlar için depozito uygulaması 1 Ocak 2021 tarihinden itibaren zorunlu olacak.

Depozito kapsamındaki ambalajlı ürünlerin satış noktaları, depozito uygulaması toplama sistemine katılım sağlayacak.

Depozito uygulanmadan yıllık piyasaya sürülen ambalaj için, piyasaya sürenlere ton başına 100 lira, plastik poşetleri ücretsiz verdiği tespit edilen satış noktalarına depo alanı hariç kapalı satış alanının her metrekaresi için 10 lira idari para cezası verilecek.

 

Çevre cezaları artırıldı

 

Yasa ile çevreyi kirletenlere yönelik cezalar da artırıldı. Buna göre egzoz gazı emisyon ölçümü yaptırmayan motorlu taşıt sahiplerine 1.250 lira ceza verilecek.

Aynı araç, yönetmeliklerle belirlenen standartlara aykırı emisyona neden oluyorsa ceza 2 bin 500 liraya çıkacak.

Öngörülen yasaklara ve sınırlamalara aykırı olarak petrol ve petrol türevleri tahliyesi veya deşarjı yapan tankerlerle katı atık bırakan veya evsel atıksu deşarjı yapan diğer deniz araçlarına uygulanan idari para cezaları da artırıldı.
Bisiklet yolu zorunluluğu

Yasayla getirilen bir başka önemli düzenleme ise 1 Haziran 2019’da yürürlüğe girecek.

Buna göre yeni imar planlarında topografya ve arazi eğimi uygun olan yerlerde bisiklet yolları ve bisiklet park istasyonları zorunlu olacak.

Arazi eğimi uygun olmayan yerlerde ise yaya yolları yapılacak.
Çevreciler ne diyor?

 

TBMM’deki yasa değişikliği görüşmelerini başından itibaren yarından isteyen Çevre Mühendisleri Odası Başkanı Baran Bozoğlu, getirilen düzenlemeleri çevre kirliliğinin önlenmesi açısından son derece önemli olduğunu ve Avrupa Birliği mevzuatına uyum çerçevesinde düzenlemeler içerdiği görüşünde.

Özellikle naylon alışveriş poşetlerinin ücretli olmasının gereksiz kullanımı önleme konusunda caydırıcı etkisi olacağını belirten Bozoğlu şu görüşleri dile getiriyor:

“Elbette çevre kirliliği sorununu tek başına bir kanunla çözmek mümkün değil. Asıl ve önemli olan uygulama. Naylon poşetlerin paralı hale gelmesi son derece olumlu bir adım.

“Tüketim alışkanlıklarını hemen değiştirmek mümkün değil ama insanlar bedeli 1 kuruş bile para vermek istemediği için bu gereksiz tüketimi önlemede etkili bir araç.

“Deniz, göl şehir merkezlerinde, yeşil alanlarda yoğun poşet kirliliği var. Plastik ve naylon poşetler, atık sahalarının da kapasitesini düşürüyor, verimliliği azaltıyor.

“Bu nedenle vatandaşların artık alışveriş çantası taşıması ve bunu kullanması gerekiyor. Böylece hem doğal kaynaklar, hem de çevre korunacak, hem de ekonomiye katkı sağlanmış olacak.”

Bozoğlu, yasayla getirilen bir başka önemli düzenlemenin belediyelere “sıfır atık” teşviki olduğunu belirtiyor.

Mevcut mevzuatta, atık toplama işinin yetkilendirilmiş kuruluşlar aracılığıyla yapıldığını ve yeterli denetim olmadığı için de ilgili kuruluşların çalışmadığı hatta kötüye kullanımlar olduğuna dikkat çeken Bozoğlu, yeni düzenleme ile “sıfır atık” projesini uygulayacak belediyelere teşvik öngörüldüğüne dikkat çekiyor.

Belediyelerin şimdiye kadar atıkların ayrı ayrı toplanması konusunda üzerine düşeni yapmadığını belirten Bozoğlu, ” Şimdi, belediyelerin atıkları ayrı ayrı toplaması, bertarafı kanunla zorunlu hale getirildi.

Belediyelere, bunun karşılığında gelir getirici teşvik sağlandı” diyor.
‘Türkiye’de farklı Avrupa’da farklı’

 

Plastik ambalaj kullanımının azaltılması için depozito sisteminin birçok Avrupa ülkesinde uygulandığına işaret eden Bozoğlu, bazı büyük firmaların “maliyet getireceği” gerekçesiyle bu düzenlemeye karşı çıktığını anımsatarak şu görüşleri dile getiriyor:

“Depozito sistemiyle her vatandaş toplayıcı pozisyonunda oluyor, ekonomik olarak gelir elde ediyor. Bu yolla da çevre kirliliği önleniyor.

“Bu uygulamaya karşı çıkanlar oldu, ek maliyet getireceği gerekçesiyle. uluslararası çalışan büyük şirketler halen uygulamanın zorunlu olduğu ülkelerde bu alanda büyük yatırımlar yapıyorlar ama Türkiye’de karşı çıkıyorlar.

“Görüşmelerde de Çevre Bakan Yardımcısı Mehmet Emre Pirpınar, bu konuda net tutum sergiledi ve depozito uygulamasının arkasında durdu. Vatandaş atıklarını evlerinde ayrı ayrı toplayacak ve buradan gelir elde edecekler.

“Bunun için bir geçiş süreci gerekiyor ve o nedenle 2021’den itibaren yürürlüğe girecek. Çünkü makinaların kurulması, üretici, toplayıcılar, geri dönüştürücüler sisteme adapte olması gerekiyor.”

Yasa teklifinin en tartışmalı maddelerinden birini ise göller ve denizlerin üzerine yenilenebilir enerji santralleri yapılmasının yolunun açılması oluşturuyor.

Muhalefet partileri bu düzenlemenin kıyıları ve gölleri çevresel anlamda olumsuz etkileyeceğini, özellikle rüzgar enerji santrallerinin zaten yurttaşlar açısından büyük şikayet kaynağı olduğunu Meclis’teki görüşmeler sırasında da dile getirdiler.

Bozoğlu ise aynı fikirde değil. Bütün dünyanın iklim değişikliği sorunuyla karşı karşıya kaldığına işaret eden Bozoğlu, termik santrallerin bu felakette önemli rol oynadığını ifade ediyor.

İklim değişikliğine karşı termik santraller yerine yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelimin zorunlu olduğunu ifade eden Bozoğlu, “Bütün dünyada denizlerde yenilenebilir enerji santralleri kuruluyor artık bizim de dalga enerjisini kullanmamız gerekiyor. Kıyıları koruyarak, denetimleri iyi yapılırsa, bu teknolojinin iyi olacağını düşünüyoruz” görüşünü dile getiriyor.

 

https://www.bbc.com/turkce/haberler-turkiye-46398833