Dünya genelindeki 1 milyar 300 milyon Katoliğin lideri ve Vatikan Şehir Devleti Başkanı Papa Francesco, göçmen politikası nedeniyle “Bu adam Hristiyan olamaz” ifadesiyle eleştirdiği ABD Başkanı Donald Trump’la yarın Vatikan’da bir araya gelecek. Göç ve iklim değişikliği gibi konularda karşıt görüşlere sahip olan iki liderin, ortak bir zeminde buluşmasa da, dünyaya “kısmi uzlaşma” görüntüsü verebileceği belirtiliyor.

 

 

 

 

 
Ocak ayında göreve başlayan Donald Trump, Suudi Arabistan’dan başladığı 9 günlük ilk yurtdışı seyahati kapsamında bugün İtalya’nın başkenti Roma’ya geliyor.

 

 

Eşi Melania ve kızı Ivanka’nın da kendisine eşlik edeceği Trump, 19 saat sürecek ziyareti çerçevesinde çarşamba sabahı Papa Francesco’yla Vatikan’da buluşacak.

 

 

ABD lideri bunun ardından, İtalya Başbakanı Sergio Mattarella ve Başbakan Paolo Gentiloni ile gayri resmi birer görüşme gerçekleştirecek. Trump aynı gün NATO Zirvesi için Brüksel’e geçecek ve 26-27 Mayıs tarihlerinde Taormina kentinde düzenlenecek G7 Zirvesi için tekrar İtalya’ya dönecek.

 

 

“BİRİ KÖPRÜLER KURAN, DİĞERİ DUVARLAR ÖREN”

 

 

Hristiyanlığın en büyük mezhebinin ve küçük ama etkin bir devletin lideri olan 80 yaşındaki Papa ile dünyanın en güçlü ülkelerinden ABD’nin lideri Trump’ın buluşması, iki liderin “sert” sözlü atışmalarının gölgesinde gerçekleşiyor.

 

 

Özellikle iklim değişikliği ve göçmenler meselesinde karşı karşıya gelen iki liderin merakla beklenen ilk görüşmesinin gergin geçip geçmeyeceği merak ediliyor.

 

 

“Pontifex” yani “köprüler inşa eden” gibi bulunduğu makamın unvanlarından birinin hakkını vererek, göçmenlere kapıları kapatan, onlara karşı duvarlar ören ülkeler ve liderlerini isim vermeden eleştiren Papa, “Duvarlar değil, köprüler inşa etmeliyiz” mesajını sıklıkla dile getirdi.

 

 

Papa, seçim kampanyası sırasında göçe tedbir olarak Meksika sınırına duvar örmeyi vaat eden Trump’la ise doğrudan söz dalaşına girdi.

 

 

Donald Trump, İtalya’dan Arjantin’e göç etmiş bir ailenin çocuğu olan Papa’yı, geçen yıl Meksika gezisi sırasında ABD sınırı yakınında, sınırı geçmeye çalışırken ölenler için düzenlediği ayin ve bu soruna yönelik mesajlar vermesi sebebiyle eleştirdi.

 

 

Trump’ın, siyasete alet olmakla itham ettiği Papa, “Köprüler yerine sadece duvarlar örmeyi düşünen biri Hristiyan olamaz” çıkışında bulundu.

 

 

Trump ise, bir dini liderin, başkasının inancını sorgulamasının utanç verici olduğunu ifade etti.

 

 

İLK KEZ BİR PAPA, ABD BAŞKAN ADAYINA AÇIKÇA MEYDAN OKUDU

 

 

Tarihte ilk kez bir Papa’nın, ABD’de seçim kampanyası yürüten bir başkan adayına bu kadar açıkça “meydan okuduğu” ifade ediliyor.

 

 

Öte yandan, dünyanın çeşitli bölgelerinde sürmekte ve yayılmakta olan çatışmaların durdurulması için defaatle çağrıda bulunmuş olan Papa Francesco, ABD’nin “bombaların anası” nitelemesine de kızdı.

 

 

ABD’nin 13 Nisan’da, Afganistan’da IŞİD’in kullandığı tünelleri 9,800 kg ağırlığındaki GBU-43/B bombasıyla vurması ve bunu “tüm bombaların anası” olarak anması üzerine Papa, “Bu bombanın adı beni utandırdı. Ana hayat verir, bomba ise ölüm getiriyor. Bu şeye ana mı diyeceğiz?” ifadesini kullandı.

 

 

Trump ise bu operasyonu “büyük bir başarı” olarak değerlendirmişti.

 

 

Trump’ın iklim değişikliği politikasının da karşısında duran Papa’nın,bütün konuklarına olduğu gibi görüşmeleri sırasında ABD liderine de, iklim değişikliği ve çevreyi korumaya yönelik 2 yıl önce yayımladığı genelgesi Laudito Si’yi hediye edeceği belirtiliyor.

 

 

“TRUMP, PAPA’YLA GÖRÜŞMEKLE İLGİLENMEDİ”

 

 

Tüm bunlar ışığında Donald Trump’ın ilk yurtdışı gezisi programına Vatikan’ı da alması, iki lider arasındaki buzları eritmek için aylardır görüşme trafiği yürüten bazı Katolik Kilisesi temsilcileri ve danışmanların başarısı sayesinde olduğu belirtiliyor.

 

 

 

Vatikan haberleri yayımlayan Vatican Insider sitesi, ABD’deki Katolik Kilisesi temsilcilerinin, geçen ay Beyaz Saray danışmanlarına, Papa’nın Trump’la görüşmeye hazır olduğunu ilettiğini, ancak Başkan’ın buna pek ilgi göstermediğini aktardı.
Nisan sonunda Mısır’dan dönüşünde uçakta gazetecilerin Trump’la muhtemel görüşmesine ilişkin bir sorusunu yanıtlayan Papa, “Talep eden bütün liderlerle görüşebilirim. Ancak ABD’den henüz böyle bir talep gelmedi” demişti.

 

 

Papa, bu ay Portekiz dönüşünde yaptığı açıklamada da, önyargısız bir şekilde Donald Trump’ı dinleyeceğini söyledi.

 

 

“PAPA’YLA BİR DEVLET LİDERİ GİBİ DEĞİL, BİR DİNİ LİDER GİBİ BULUŞACAK”

 

 

Papa’nın Trump’a yaktığı yeşil ışığın, Mayıs başında karşılık bulduğunu yazan Vatican Insider’ın Katolik Kilisesi uzmanı ve Papa’ya yakınlığıyla bilinen yazarı Andrea Tornielli, Müslüman çoğunluğu olan Suudi Arabistan ile Yahudi devleti İsrail’in ardından Trump’ın Vatikan’a ziyaretini, “Başkan (Trump), Papa’yla bir devlet lideri gibi değil bir dini lider gibi buluşacak” diye değerlendirdi.

 

 

Vatikan’ın, ABD’nin Orta Doğu barışı ve yoksul ülkelere yardımı kolaylaştırmasını umduğunu yazan Tornielli, ikili arasındaki görüşmenin nasıl geçeceğinin öngörülemez olduğunu da ekledi.

 

 

Papa’nın yurtdışı seyahatlerindeki Vatikan heyetinde yer alan, Katolik dergisi Civiltà Cattolica’nın yöneticisi Peder Antonio Spadaro ise, milliyetçilik, popülizm, yoksulluk, çatışmalar ve göçmenlere karşı duvarların yükselişte olduğu mevcut küresel durumun, ‘ağır bir kriz’ olduğunun farkında olduğunu belirttiği Papa’yı “ideolojik değil, aksine oldukça realist” diye tanımlıyor.

 

 

İki liderin buluşmasını değerlendiren Peder Spadaro, “Papa, krizlerde mutlak ‘iyiler’ ve ‘kötüler’ olmadığını bilir. Francesco, köprülerin Papa’sıdır ve herhangi bir devletin lideriyle açık bir şekilde konuşmayı ister. Dünyanın hikâyesi, bir Holywood filmi değildir. Bizimkiler, bizi kurtarmak için asla gelmiyorlar” diye yazarak, Papa’nın, Trump gibi sahadaki oyuncularla buluşarak, sorunların sebepleri ve önerileri üzerine tartışmayı istediğini, uluslararası politika çizgisinin gereği olarak bir “soft power (yumuşak güç)” olduğunu kaydetti.

 

 

Peder Spadaro, diyalog kapılarını her zaman, herkese açık tutan Papa Francesco’nun, Trump’ı dinlemek istediğini belirterek, iki liderin yüz yüze görüşmesinin farklı bir değer taşıdığını, birbirlerine karşı daha açık sözlü olacaklarını ifade etti.

 

 

Papa’nın “merhamet diplomasisi” yürüttüğünü ekleyen Spadaro, bunun, hiç kimseyi, hiçbir ülkeyi ya da ulusu dışlamamak anlamına geldiğini de ekledi.

 

 

Papa Francesco da bugün sosyal medyadan paylaştığı bir iletide, diyalogla ortak bir gelecek tasarlanabileceğini belirtti.

 

 

“DÜNYAYA KISMİ UZLAŞMA GÖRÜNTÜSÜ VEREBİLİRLER”

 

 

Corriere della Sera ise, tamamen zıt görüşteki iki liderin, buluşmada dünyaya “kısmi uzlaşma” görüntüsü verebileceğini yazdı.

 

 

İkilinin, uzun diplomatik çabalar sonucu bir araya gelmekte olduğunu belirten Vatikan uzmanları, aynı noktada buluşmasalar da “yapıcı” bir görüntü ortaya koyabileceklerini, “bir çatışma” görüntüsü vermelerinin beklenmediğini ifade ediyor.

 

 

Huffington Post İtalya’da yer alan bir haberde ise Papa-Trump buluşması, “Şerif ve dünya rahibinin buluşması” olarak nitelendi.

 

 

Bu arada, ay ortasında Vatikan yakınlarındaki bir duvara çizilen duvar resmi de dikkat çekiciydi. Burada, Papa’nın, şeytan kılığındaki Trump’ı dudağından öptüğü görülürken, “İyi, şeytanı affediyor” notu da düşüldü.

 
Kaynak: Esma Çakır / Roma, 23 Mayıs (DHA)