‘Bilimsel verilerle desteklenmeden okullar açılmamalı’

‘Bilimsel verilerle desteklenmeden okullar açılmamalı’
1 Mayıs 2020 12:17

Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk okulların açılma tarihi olarak 1 Haziran’ı işaret etti. Salgın riskinin tamamen ortadan kalktığının bilimsel olarak ortaya konmaması halinde okulları açmanın, sınavları yapmanın büyük risk taşıdığını belirten Eğitim Sen Başkanı Feray Aytekin Aydoğan, “Salgında yıllardır yürüttüğümüz kamusal mücadelemizin ne kadar yaşamsal olduğunu görmüş olduk” dedi.

 

 

Gazete Duvar’dan Serkan Alan’ın haberine göre Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, korana virüsü salgını nedeniyle okulların 30 Haziran’a kadar uzaktan eğitime devam etmesi kararını açıklamasının ardından 1 Haziran’ı işaret etti ve sürecin beklendiği gibi gitmesi halinde okulların açılacağını söyledi.

Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen) Genel Başkanı Feray Aytekin Aydoğan’a göre salgın riskinin ortadan kalktığına dönük bilim insanları tarafından net bir tutum alınmadan, salgının geçtiği bilimsel verilerle desteklemeden okulları açmak da sınavları yapmak da büyük risk taşıyor.

 

 

‘UZAKTAN EĞİTİME ERİŞİMDE SORUN YAŞANMAYA DEVAM EDİYOR’

 

 

Uzaktan eğitim sürecinde öğrencilerin ve öğretmenlerin yaşadığı sorunların neler olduğunu, eğitim sisteminin bu sürece hazırlıklı yakalanıp yakalanmadığını ve gelecekte derinleşmesi beklenen ekonomik krizden eğitim sisteminin nasıl etkileneceğini Eğitim Sen Başkanı Feray Aytekin Aydoğan ile konuştuk. Milli Eğitim Bakanlığı’nın salgın sürecinde öğretmenlerin yanında olmadığını, özel okul sahiplerinin taleplerini karşıladığını belirten Aydoğan’ın sorularımıza yanıtları şu şekilde:

Korona virüsü salgını sürecinde uzaktan eğitime geçildi. Bu süreçte öğrenciler ve öğretmenler ne tür sorunlar yaşadılar?

Uzaktan eğitimde yaşadığımız bu 45 gün, yüz yüze yaşadığımız eşitsizliklerin çok ciddi derinleşerek sürdüğü bir dönem oldu. Bilgisayar, tablet, televizyon, internet bağlantısı olmayan öğrencilerin bu ihtiyaçlarının karşılanmasını talep etmiştik. Bu sağlanmadığı için öğrencilerimizin büyük bir çoğunluğu uzaktan eğitime erişmede sorun yaşadı ve yaşamaya da devam ediyor. Kamu okullarıyla özel okulların uzaktan eğitime ulaşmasında çok ciddi bir eşitsizlik oluştu. Yoksulluk ve açlık sınırının altında yaşan ailelerin çocuklarının uzaktan eğitime ulaşmasının çok daha sınırlı olduğunu gördük. Kırsal kesimde ve kentlerde yaşayan öğrencilerimizin uzaktan eğitime ulaşmada ciddi eşitsizlikler yaşadığına tanık olduk. Dezavantajlı öğrencilerimize ders içeriklerinin hazırlanmadığını ve planlamanın yapılmadığını gördük. Fiziksel engeli olan, özel eğitim gereksinimi olan, anadili Türkçe olmayan öğrencilerin, mevsimlik tarım işçisi ailelerin çocuklarının uzaktan eğitime ulaşma imkânı gerçekleşmedi.

 

 

Haberin devamı için tıklayın