Ben Trump değilim demek istiyor
5 Haziran 2020 12:22

Su uyur, bunlar uyumaz.

Safile USUL H&H YORUM

Şimdi…

Dünkü yazımı saat 12 sıralarında bitirip, Halkınhabercisi’ne yolladım.

Yazının ikinci bölümünde artık Corona dalgasının nispeten geçmesiyle hükümetin dış politikayı kaynatmaya başladığını gördüğümü yazdım.

Esasen sadece dış politikayı ısıtmadıklarını, içeriye de bir iyilikler düşündüklerini tahmin ediyordum ama…

Saat 16.10 sıralarında tv’yi açtığımda beynime bir darbe oldu.

Enis Berberoğlu ve iki HDP’li vekilin dokunulmazlıkları kalkmıştı, cezaevine gireceklerdi.

Vuruş başlamıştı yine.

Bekleme dönemini sabırla beklemiş ama vuruşu unutmamıştı asla.

Kılıçdaroğlu istedi dokunulmazlıkların kalkmasını diye bir de alay ediyordu AKP’nin grup başkanvekili.

Siz onu herhalde Kılıçdaroğlu öyle dedi diye yapmadınız di mi? Darbelemek için yaptınız.

Bekle, bekle biraz, darbe, sonra biraz daha bekle, ikinci darbe…

Birkaç yıl bekle, zamanı geldi mi, üçüncü darbe vs. vs….

Siyasi iktidarınızın örgüsü bu.

Tabii o zaman Kılıçdaroğlu’nun dokunulmazlığın kaldırılmasını istemesini çok eleştirmiştim ama şimdi sapla samanı karıştırmayalım. Sorumlusu Kılıçdaroğlu değil bu darbenin.

Siyasi iktidar.

Şimdi…

Dünkü darbenin arka planında kanımca şu his de var…

ABD’de sokak hareketleri oldu son haftada ve iş o dereceye geldi ki, Trump orduyu devreye sokmak istedi.

Gerçi sonradan buna kendi savunma bakanı bile karşı çıktı ama neticede orda olanlar bizdekiler için de bir düşünce vesilesi oldu.

Ve, bu olayda şunu da düşündü bizdekiler.

“Ben Trump değilim, sokağa çıkmayı filan düşünen olursa adamın gözünü oyarım, bak yapıyorum, siz ama hiçbir halt yiyemezsiniz”

Bunun zevkini de yaşadılar dün.

Bir de tabii CHP ve HDP beraber şeklinde optik bir algıyı yaymaya çalışıyorlar seçmen arasında.

Neyse, bu darbe de geçer.

Bu siyasi iktidarın bir savaş hükümeti olduğunu, yani asıl programının düşman bildiklerine savaş olduğunu en az 12 yıldır yazıyorum.

Bu hiç değişmedi ve değişmez. Gidene kadar.

BU OLAY DOĞRU MU

Ahmet Hakan bugünkü köşesinde Beşiktaş’ın CHP’li belediye başkanı Rıza Akpolat’ın belediye başkanı olmadan önce basit bir dairede otururken, belediye başkanı olduktan sonra aylık kirası 60.000 TL’lik bir villaya geçtiğini, eşine de 2 milyon TL’lik bir jip aldığını yazmış.

Bu doğru mu?

Safile USUL Twitter