BDP’li Tuncel: 1 Eylül’de süreç bitecek diye bir şey yok

BDP’li Tuncel: 1 Eylül’de süreç bitecek diye bir şey yok
24 Ağustos 2013 09:50

BDP İstanbul Milletvekili Sebahat Tuncel, çözüm sürecinde ikinci aşamanın bitiş tarihi olduğu iddia edilen 1 Eylül tarihi için, “’1 Eylül’de süreç bitecek yeni bir şey başlayacak’ yok böyle bir şey. Hiçbir şey bir anda başlayıp biten bir süreç değildir. 1 Eylül’de ki amaç şu: ‘Biz barışta ısrarlıyız, çözümde ısrarlıyız, hükümet adım atsın’ demek” değerlendirmesi yaptı.

 

BDP İstanbul Milletvekili Sebahat Tuncel “www.habercem.com” Genel Yayın Yönetmeni Erkan D. Zing’e açıklamalarda bulundu. Daha güzel, özgür, eşitlikçi bir toplumda yaşamanın herkesin umudu olduğunu belirten Tuncel, “Barış hepimizin meselesiyle bu sadece BDP’nin meselesi değil. Her zaman ‘BDP Türkiye’nin partisi olmadı, hep Kürtlerin partisi oldu’ deniliyor. Ben de her zaman söylüyorum asıl Türkiye partisi olan BDP’dir. Çünkü bu ülkenin temel sorunu olan 20 milyona yakın yurttaşın hak ve özgürlüklerini savunan nerdeyse tek parti, parlamento içindeki” dedi.

 

“’1 EYLÜL’DE SÜREÇ BİTECEK, YENİ BİRŞEY BAŞLAYACAK’… YOK BÖYLE BİR ŞEY…”

 

“1 Eylül’de nasıl bir gelişme beklediğine” ilişkin soruya ise Tuncel, “1 Eylül Dünya Barış Günü vesilesiyle Türkiye’nin her yerinde biz sokağa çıkacağız. Sokakta çözüm süreci devam etsin, barış istiyoruz, eşitlik istiyoruz, özgürlük istiyoruz. Hükümet adım atsın bu konuda. Barış ve Demokrasi Partisi olarak ‘Hükümet adım at’ etkinliklerini de başlatmıştık. Bu sadece BDP’nin sokağa çıkması gibi bir şey olmayacak. HDK ve DTK bileşenleriyle birlikte sokaklarda olacağız. ‘1 Eylül’de süreç bitecek yeni bir şey başlayacak’ yok böyle bir şey. Hiçbir şey bir anda başlayıp biten bir süreç değildir. 1 Eylül’de ki amaç şu, biz barışta ısrarlıyız, çözümde ısrarlıyız, hükümet adım atsın demek” şeklinde konuştu.

 

HÜKÜMETİN 1 AYI VAR ÇÜNKÜ…

 

Hükümetin güven için bir ay içinde zaman atmasını beklediklerini söyleyen Tuncel, Ekim’den sonra bütçe görüşmelerinin olduğunu ve sonra da seçim sürecine girileceğini, seçim sürecinde ise bir yasa çıkarmanın mümkün olmayacağını belirtti.
“Irak Kürdistanı” ile zaten komşu olan Türkiye’nin, şimdi de Suriye’deki bölümle de sınır komşusu olacağını da kaydeden Tuncel, “Nerdeyse bütün komşularının Kürdistan olacağı bir ülke düşündüğünüzde barış meselesinin acil bir mesele olduğunu düşünüyoruz” dedi.

 

“MECLİS’TE YAPTIKLARIMIZIN YÜZDE 10’U KÜRT SORUNUYLA ALAKALI”

 

BDP Milletvekili Sebahat Tuncel Alevi vatandaşlar içinde çok iş yaptıklarını kaydederken “Alevilerle ilgili o kadar çok iş yaptık ki, Cemevlerinin ibadethane sayılması zorunlu din dersinin kaldırılması, Alevilerin ibadet yerlerinin kentsel dönüşüm adı altında rantla yok edilmesi ile ilgili çok iş yapıyoruz. Mecliste yaptığımız işin çok az bir kısmı o da sadece yüzde 10’u Kürt sorunuyla alakalıdır” dedi.

 

“YEREL SEÇİMLERE LGBT BİLEŞENLİ YENİ OLUŞUM?”

 

Yerel seçimler HDP ile girmeyi planladıklarını belirten Tuncel, “Halkların Demokratik Kongresi’ni 2011 de kurduk. 40 yakın kurum ve siyasi parti var. Ekoloji hareketleri var kadın hareketleri var. HDK herkesin kendi varlığını koruyarak var olduğu bir oluşum” dedi. BDP’li Tuncel, “Seçim aracına ihtiyacımız var. Geçen yıl 15 Ekim’de bunun kuruluş dilekçesini verdik. Oluşumu yerel seçimlere sokmayı düşünüyoruz. İçinde ESP, Emek ve Demokrasi, LGBT, Yeşiller, bireysel birçok grubu kapsayan bir oluşum” dedi.

 

İstanbul’daki adayın HDP’den olacağını söyleyen Tuncel, “Henüz tartışıyoruz. 2 ay sonra seçim startını vereceğiz. Dolayısıyla Türkiye’ye yeni bir seçenek geliyor. Alternatif bir siyaset. Belki de Türkiye’nin 81 ilinde aday göstermiş olacağız, seçime dâhil olacağız ve kendimizi bu alanda tanıtmış olacağız. Kürdistan illerinde BDP, ‘metropol illerinde HDP ile girelim mi?’ tartışmaları yürütüyoruz. Kısa süre içerisinde bunları yürütüp HDP’yi seçim alternatifi haline getireceğiz” dedi.

Genel seçimlere 81 ilde HDP ile girme hedefleri olduğunu belirten Tuncel “HDP kendisini iktidara hazırlıyor” dedi.

Sebahat Tuncel, Gezi Direnişi’nden sonra Türkiye’de yeni bir siyaset anlayışı arayışı olduğunu gördüklerini söyledi. Mevcut partilerin bu ihtiyaca cevap veremediklerini AK Parti’ye karşı büyük öfke olduğunu, CHP’nin muhalefet partisi olmasına rağmen talepleri karşılayamadığını iddia eden Tuncel, yeni oluşum için “ben değil, biz” anlayışını benimsediklerini belirtti. Tuncel “Aleviler, kadınlar, haklarında konuşulmasını kabul etmiyorlar, onlar kendileri konuşmak istiyorlar. HDP herkesin gelip konuşabileceği, karar mekanizmasında yer alabileceği bir alanda olacak” diye konuştu.

 

BDP’li Tuncel, Gezi Direnişi’nin başrolü olarak Sırrı Süreyya Önder’e yönelik bir talep olduğunu anlatırken “Biz bunları tartışıyoruz. Ciddi bir talep haline gelmiş durumda. Seçim perspektifimizi belirlediğimizde bir deklarasyonla kamuoyuna paylaşıp adaylık konusuna ondan sonra geleceğiz. İsim üzerinden tartışmak doğru değil. Biz isim yerine ne kadar kadın adayımız olacak diye tartışıyoruz” dedi.