Baykal: Türkiye’nin her yerinde giderek artan bir ‘hayır’ dalgası var

Baykal: Türkiye’nin her yerinde giderek artan bir ‘hayır’ dalgası var
18 Şubat 2017 17:55

Cumhuriyet Halk Partisi Anayasa değişikliğinin oylanacağı Referandum çalışmalarını Türkiye’nin her noktasında yapmaya başladı.

 

 

 

CHP’nin tüm milletvekilleri, PM, YDK üyeleri ve yöneticileri görevlendirildikleri il ve bölgelerde çalışmalara başladılar.

 

 

CHP’nin eski Genel Başkanı ve Antalya Milletvekili Deniz Baykal Zeytinburnu Kültür Sanat Merkezinde İstanbul İl Başkanlığı’nın düzenlediği Hayır toplantısında konuşmacı olarak katıldı.

 

 

Hayır toplantısı Mustafa Kemal Atatürk, İsmet İnönü ve tüm şehitlerimiz için Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın ardından başladı.

 

 

Toplantıda CHP İstanbul İl Başkanlığı’nın hazırladığı sinevizyon gösterisi katılımcılardan büyük alkış aldı.

 

Sinevizyon gösterisinin ardından CHP İstanbul İl Başkanı Cemal Canpolat söz aldı.

 

Canpolat katılımcılara teşekkür ederek başladığı konuşmasında CHP İstanbul örgütünün referandum hazırlıkları hakkında bilgi verdi.  Her mahallede farklı bir politika izlediklerini belirten Canpolat, mahallelerde en az 9 kişiden oluşan mahalle komitelerini seçtiklerini belirtti. 250 bin üyenin İstanbul’da adım adım çalıştıklarını aktaran Canpolat, Genel Merkez’in aldığı karar doğrultusunda referandum çalışmalarında sadece Türk bayrağı kullanacaklarını ifade etti.

 

 

Refereandumda sadece ‘hayır’ demenin yeterli olmadığını aktaran Cemal Canpolat, gerçek vatanseverlere ve gerçek dindarlara da ihtiyaç olduğunu söyledi.

 

 

Cemal Canpolat konuşmasını şu sözlerle noktaladı:

 

 

“Mustafa Kemal Atatürk’e ve ilkelerine sahip çıkacağız. Referandumda hayır denmesini sağlayacağız. CHP için bir fırsattır bu referandum. AKP’ye bıraktığımız alanlara da ulaşacağız. Önümüzdeki süreçte İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ni de AKP’den alacağız ve CHP’yi tek başına iktidar yapacağız.”

 

 

 

CHP İstanbul İl Başkanı Cemal Canpolat’ın konuşmasının ardından CHP Antalya milletvekili Deniz Baykal kürsüye geldi.

 

 

Türkiye laiktir, laik kalacak” ve “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” sloganları arasında kürsüye gelen Baykal’ın konuşmasından satırbaşları:

 

 

“Bu görkemli toplantıda sizlerle birlikte olmaktan onur duyuyorum.

 

BUgün ülkemizin tarihi bir kırılma noktasına yaklaştığı bu aşamada Zeytinburnu’ndan başlayarak yola çıkıyoruz. Hep birlite milletimizin layık olduğu güzel sonuçları sağlamayı umut ediyoruz.

 

Burada siyasi parti çalışması yapmıyoruz. Siyaset yapmak ve parti çalışması yapmak için toplanmadık. Anlayışımız milli bir sorumluluk duygusu içinde bütün Türkiye’yi daha iyi günlere taşıyacak anayasal düzeni savunmak için buradayız.

 

 

Türkiye neden böyle bir krizin içine çekildi? Anayasanın değişmesi için bir talep mi vardı?

 

Bu anayasa taslağı milletin arayışından kaynaklanan bir anayasa değildir. Dayatma ve tepeden inme bir anayasadır.

 

Meclisteki milletvekillerinin okumadan imzaladığı bir anayasadır.

 

 

Alelacele, kapsamlı bir hazırlık yapmadan, Meclis televizyonu kapatılarak, Türkiye tarihinin en önemli konusu oldu bittiye getirildi. Hiçkimsenin düşüncesini söylemesine fırsat vermediler.

 

 

2019’da yürürlüğe girecek anayasayı oldu bittiye getirdiler.

 

 

Bunun altında malına güvenememek anlayışı yatıyor. Anayasalarına inanmış olsalardı tartışmadan kaçmazlardı.

 

 

Çözüm süreci kapsamı içinde o modeli halka kabul ettirmek için akil adamlar seferber etmişlerdi. Bu anayasa konusunda neden akil adamlar grubu oluşturmadınız?

 

 

Bu kadar önemli bir konu konuşulacakken bu işin içindeki insanların karşı karşıya geçip konuşmaları ve tartışmaları gerekirdi. Dünyada bu işler böyle oluyor.

 

 

Bu tasarı halktan kaçırılarak geçirilen bir tasarı.

 

 

Anlayanlar tarafından tepkiyle karşılandı.

 

 

Türkiye’nin her yerinde giderek artan bir ‘hayır’ dalgası var.

 

 

Bu hayır dalgası milletin, halkın “hayır’ıdır.

 

 

Bugün buraya CHP’li olarak değil, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak geldim.

İnsanlar birden bire tepki göstermeye başladı.

Milletin bu tepkisini siyasallaştırmaya, terörize etmeye çalışıyorlar.

 

 

Kimsenin atliamtı olmadan, kendiliğinden ortaya çıkan gerçek bir halk tepkisi var.. Yürekten gelen bir tepki.

Bu anayasanın bu kadar tepki çekmesinin altında ne var.

Ülkeler sürekli değişiyor, gelişiyor. Genel olarak siyaset atık toplumsallaşıyor. Siyaset bir kesimin avcuna aldığı bir kavram olmaktan çıkıyor.

 

 

Padişah bile yönetime birilerinin katılması gerektiğini hissetmiştir.

Mustafa Kemal Atatürk, Amasya Genelgesi’nde “Milletin istiklalini yine milletin azim ve kararlığı kurtaracaktır” diyerek noktayı koymuştur.

 

Bu kararlılıkla biz milli mücadeleyi kazandık.

Kurtuluş Savaşı’nı Meclis yönetti. Türkiye Cumhuriyeti kurulmadan önce Meclis vardı.

Bizim tarihimizn temelinde bu yatıyor. Bu bizim siyasi kutsalımızdır.

Türkiye Cumhuriyeti Meclis’in üstünlüğüne dayanan bir ülkedir.