Bakan Yazıcı hakkında 96 sayfalık suç duyurusu

Bakan Yazıcı hakkında 96 sayfalık suç duyurusu
24 Temmuz 2014 15:22

Gümrük ve Ticaret Başmüfettişi İlter Kuşoğlu, Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı hakkında 96 sayfalık suç duyurusunda bulundu.

 

 

Başmüfettiş Kuşoğlu’nun, bugün Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na teslim ettiği 96 sayfalık suç duyurusunda yer alan şu gerekçeler dikkat çekti:

 

“-Görevi sebebiyle tespit ettiği ve suç duyurusunda bulunulması talebine konu suçların dikkatlerden uzaklaştırılması ile sorumlularının korunması amacına matuf olarak insan onuruyla bağdaşmayan, ortada suç nev’inden bir eylem olmaksızın mesnetsiz ve gerçek dışı suçlamalarla disiplin cezalarının uygulanması, hukuka aykırı bir şekilde görevden alınması, istifa etmiş sayılması ve devlet memurluğundan çıkarılmasının sağlanması suretiyle ruhsal yönden acı çekmesine sebebiyet vermeleri,

 

-Mağduriyet ile zarar görmesi amacına yönelik olarak adli ve idari makamların yanı sıra TBMM Başbakanlık ile kamuoyunu aldatacak şekilde gerçeğe ve gerçek duruma aykırı beyanda bulunmaları, belge düzenlemeleri,

 

-Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına yönelik 24 Şubat 2014 tarih ve 228 sayılı şikayet dilekçesinde de olduğu üzere; işlenmediği bilinen ve aşikar olan fiillerden hareketle maddi eser ve delillerini uydurmak suretiyle, soruşturma ve kovuşturma yapılmasını, Gümrük ve Ticaret Başmüfettişliği görevinden alınmasını, istifa etmiş sayılmasını ve devlet memurluğundan çıkarılmasını sağlamak gibi yaptırımlar uygulanmasını teminen hukuka aykırı isnatlarda bulunmaları,

 

-İşlenmediği bilinen suçu, kendi içerisinde tezatlıklara sahip hukuk, akıl ve mantık dışı kurguya bağlı olarak soruşturma yapılmasını sağlayacak biçimde uydurmak suretiyle işlenmiş gibi ihbar etmeleri,

 

-İşlenmekte olan ve işlenmiş olmakla birlikte sebebiyet verdiği neticelerin sınırlandırılmasının mümkün olduğu kamu adına soruşturmayı ve kovuşturmayı gerektiren suçları, defalarca rapor ve dilekçeler düzenlenerek ısrar edilmesine rağmen adli makamlara bildirmemeleri, buna karşılık suçları tespit etmesi sebebiyle linç anlayışına bağlı olarak mağduriyete yol açmaları,

 

-Gerçeğin ortaya çıkmasını engellemek amacıyla, somut belge ve bilgilere nazaran tespiti sağlanan ve görevleriyle bağlantılı suçlara ilişkin delilleri yok saymaları ve gizlemeleri,

 

-İkmal edilen soruşturmalar ile oluşturulan komisyonların çalışmaları sonucunda tespit edilen, ikrar ve itiraflarda bulunulan suçlarla ilgili olarak; aksine bir tespit söz konusu olmamasına karşın varmışçasına, tespiti sağlanan suçlar işlenmemişçesine ve resmi belgelerle ortaya konulan fiiller ifa eylenmemişçesine gerçek dışı beyanlar doğrultusunda eylem müsebbiplerinin soruşturma ile kovuşturmadan kurtulmalarına imkan sağlamak amacıyla haksız, hukuksuz ve gerçek dışı suçlamalarda bulunmaları,

 

Suretiyle Türk Ceza Kanunu’nun İşkence (94), Hakaret (125), Resmi Belgede Sahtecilik (204), Görevi Kötüye Kullanma (257), İftira (267), Suç Uydurma (271), Suçu Bildirmeme (279), Suç Delillerini Gizleme (281) ve Suçluyu Kayırma (283) suçlarından cezalandırılmaları talebiyle kamu davası açılması…”