Bahçeli: Cumhuriyet’in 92. yıldönümünde Türk milleti susturulmak istenmektedir

Bahçeli: Cumhuriyet’in 92. yıldönümünde Türk milleti susturulmak istenmektedir
29 Ekim 2015 14:40

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı nedeniyle bir mesaj yayınladı. Bahçeli, “Cumhuriyet’in 92. yıldönümünde Türk milleti susturulmak istenmektedir. Türklüğün durdurulması maksadıyla rezalet ve ihanet yarışı sürmektedir. Cumhuriyeti kötüleyenlerin, milli birlik ve bin yıllık kardeşlik hukukuna içten içe kin ve nefret duyanların oyunları artmış, demokratik kültür ve teamüllere saldırıları sabır ve tahammül eşiklerini kırma noktasına kadar bükmüştür. Türkiye Cumhuriyeti 92 yıl sonra yeniden kurtarılmayı beklemektedir” dedi.

 

 

“BU ESERİN HER SATIRI FEDAKÂRLIK, HER SAYFASI KAHRAMANLIKLARLA DOLUDUR”

 

Bahçeli, “Türkiye Cumhuriyeti ağır bedeller sonucunda kurulmuş; haksız, insanlık dışı ve gayri meşru engel ve emelleri aşarak temellenmiş bir Milli Mücadele eseridir. Bu eserin her satırı fedakârlık, her sayfası kahramanlıklarla doludur. Türk milleti 1919’lu yılların şartlarında içine sokulduğu ateş çemberini kırmayı bilmiş, karşılaştığı badireleri yüksek bir inanmışlıkla alt etmeyi başarmıştır. Adım adım büyüyen kurtuluş azmi, kademe kademe güçlenen diriliş aşkı hiç kuşku yok ki Türkiye Cumhuriyeti’nin duvarlarını örmüş, emperyalizmin tüm tuzaklarını bozmuştur. Elbette Türkiye Cumhuriyeti haklı bir davanın, zulme boyun eğmeyen milliyetçi bir şuurun ilelebet payidar kalacak bir mirası, her şartta müdafaa edilecek kutlu bir emanetidir. Türk milleti 92 yıl önce hilalin bahtını açmış, geleceğin kapısını aralamış, vatanın kara talihini aydınlatmıştır. Yedi düvelin ayağımıza vurduğu pranga, üzerimize geçirmeye çalıştığı tahakküm örtüsü milli dirençle parçalanmıştır. Aziz milletimiz Cumhuriyet’e bağımsızlık ruhunu iliştirmiş, umut ve özlemlerini bağlamıştır. Cumhurun bizzat egemenliği devralması geçtiğimiz yüzyılın en mühim stratejik şahlanışı, en kayda değer tarihsel silkinişi olarak milli hafızalardaki yerini almıştır” dedi.

 

“ŞU AN HUKUKSUZLUK EGEMEN, HAKSIZLIK REVAÇTADIR”

 

Bahçeli, “Türkiye Cumhuriyeti yalnızca düşman unsurlara karşı kazanılmış zaferlerin mahsulü değildir. Bunun yanında Cumhuriyetimiz işbirlikçilere, manda ve himaye arzusu taşıyan çevrelere, geleceği yabancıların boyunduruğu altında gören teslimiyetçi odaklara da tarihi bir cevap, milli bir duruş olarak ibra ve ilan edilmiştir. Ne var ki bu teslimiyetçi kuşağın tortu ve torunları 92 yıl sonra tekrar şanslarını denemek, bir kez daha Türkiye Cumhuriyeti’nin surlarında gedik açmak için devrededir. 92 yıllık Cumhuriyet mirası en karanlık gün ve dönemlerini yaşamaktadır. Zalimler, zulme yandaşlık yapanlar, baskıya, dayatmaya refakat eden tavizkarlar geride kalan 13 yıllık zaman zarfında epey palazlanmış, ihanet pazılarını iyice şişirmişlerdir. Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş ilke ve esasları artan dozda eleştiriye, yaygınlaşan ölçüde şantaja maruz kalmıştır. Sakarya’da püskürtülenler, Dumlupınar’da kovalananlar adeta yeniden karşımıza dikilmişler, her yanı ur gibi sarmışlardır. Milli ve üniter bir devlet olan Türkiye Cumhuriyeti aldığı ağır yaralarla can çekişmektedir. Devletimize anlam katan, geleceğimize istikamet çizen, birlikte yaşamanın asgari müştereklerini tanzim eden milli ve hukuki kurallar hızla, önüne geçilemez bir şekilde itibar ve irtifa kaybetmektedir. Türkiye; adaleti, ahlakı ve milli haysiyeti kalmamış bir zihniyetin eliyle aşama aşama dibe çekilmekte, yürüyüşü kösteklenmektedir. Şu an hukuksuzluk egemen, haksızlık revaçtadır. Demokrasi kundaklanmakta, hak ve hukuk arayışları sekteye uğratılmaktadır” dedi.

 

“OLANLARI NORMAL GÖRMEK, VAKA-I ADİYEDEN KABULLENMEK ARTIK MÜMKÜN GÖRÜLEMEYECEKTİR”

 

Bahçeli, “Türkiye Cumhuriyeti, 92 yıl sonra ilk kez bu kadar zordadır, ilk defa bu denli darlık ve buhran içinde yüzmektedir. Egemenlik tek kişinin tekeline fiilen havale edilmekte, devletin bekası ve tarihi çıkarları yok sayılmaktadır. Gidişat hayırlı değildir. Huzur ve sükûnet ortamı, barış ve kardeşlik iklimi hiç olmadığı kadar kararmış, karantinaya alınmıştır. Türkiye ilkel dürtülerin, iki yüzlü niyetlerin, istismarcı politikaların, iradesiz yöneticilerin, isyankar mihrakların elinde bitap ve bitkin düşmüştür. Maalesef Türk milleti kaygı ve korku içindedir. Cumhuriyet’e diş bileyen, milli birlik ve kimliğe ters bakan kim ya da kimler varsa etkin, hatırlı, sözü geçen, mevki ve yetki sahibidir. Bunlar sayesinde felaketler otomatiğe bağlanmış, fenalıklar kökleşmiştir. Bir yanda bölücü terörün hainlikleri, diğer yanda iktidar zümresinin melanetleri güzel ülkemizi karanlığa hapsetmiştir. Olanları normal görmek, vaka-ı adiyeden kabullenmek artık mümkün görülemeyecektir” dedi.

 

“CUMHURİYET’İN 92. YILDÖNÜMÜNDE TÜRK MİLLETİ SUSTURULMAK İSTENMEKTEDİR”

 

Bahçeli, “Türkiye’nin olağanüstü şartlardan geçtiği artık çok barizdir. Artık itiraf etmemiz lazımdır ki, 92 yıllık bir mazisi bulunan Cumhuriyet taciz, tahrik ve tehdit altındadır. Yıkım kadroları milli değerlerimize sistematik operasyonlar düzenlemektedir. Çözülme ortakları Cumhuriyet’in çatısını uçurmak, milli devleti yok etmek için ihanet planlarını hevesle icraya çalışmaktadır. Hayatın her alanı yalancıların, yabancı beslemelerinin, yozlaşmış kişiliklerin zulmüne teslimdir. İçe doğru kıvrılan, denge ve güvenirliği hasar alan devletin tüm mekanizmaları laçkalaşmaktadır. Bilindiği üzere milletimiz, Cumhuriyetle birlikte tebaalıktan çıkarak eşit haklara sahip vatandaşlardan oluşan muazzam bir beşeri cevher olmayı irfan ve kararlılığıyla başarabilmiştir. Şimdi bu sürecin inkar edilmesinin yanında, eskiyi aratacak bir noktaya taşınma tehlikesi baş göstermiştir. Cumhuriyet’in 92. yıldönümünde Türk milleti susturulmak istenmektedir. Türklüğün durdurulması maksadıyla rezalet ve ihanet yarışı sürmektedir. Cumhuriyeti kötüleyenlerin, milli birlik ve bin yıllık kardeşlik hukukuna içten içe kin ve nefret duyanların oyunları artmış, demokratik kültür ve teamüllere saldırıları sabır ve tahammül eşiklerini kırma noktasına kadar bükmüştür. Türkiye Cumhuriyeti 92 yıl sonra yeniden kurtarılmayı beklemektedir. Bunu yapacak, bu milli ve tarihi görevi layıkıyla yerine getirecek, hasretle beklenilen hesaplaşmayı gerçekleştirecek tek merci ise büyük Türk milletidir. Türk milleti engin bir feraset yuvasıdır. Türk milleti yüksek bir haslet ve faziletin unvanıdır” dedi.

 

“DEVLETİMİZİN ÜZERİNE KOYULAN REHİN MUTLAKA KALDIRILMALIDIR”

 

Bahçeli, “Devletimizin üzerine koyulan rehin mutlaka kaldırılmalıdır. Demokrasinin üzerine sürülen kara leke mutlaka temizlenmelidir. Kişi hak ve özgürlükleriyle birlikte, medyaya uygulanan sansür acilen düzeltilmeli, hak yerini bulmalıdır. İş arayan milyonların feryadı duyulmalıdır. Yoksul kalan, hortumla ekmekleri çalınan masum ve mazlumların seslerine kulak verilmeli, geleceğimizi yok etmeye cüret edenler, Cumhuriyet’imize diz çöktürmeye kalkışanlar süratle ayıklanmalıdır. Türkiye Cumhuriyeti’ni kayyuma devretme iştahıyla dolup taşan işgal komiserlerine, milli serveti kursaklarında gizleyen haramzadelere söylenecek söz vardır. Milletimiz her şeyin en doğrusunu bilecek ve gerekli hükmünü kısa süre içinde verecektir. Cumhuriyet fikri hür, vicdanı hür nesiller sayesinde çıkarıldığı rotasına tekrar girecek, geleceğin ümitleriyle kucaklaşacaktır. Verilecek kararlar sonucunda; ya yurdum ya da yokum diyeceğiz. Bundan sonra ya gelecek ülküleri kazanacak ve Türkiye Cumhuriyeti kurtuluşa erecektir; ya da zillet ve zulmet dolu son 13 yıla yeni ve daha vahşi ilaveler yapılacaktır. Çöküşe engel olmak, çeteleşmenin önüne geçmek, zalime set çekmek hepimizin ve herkesin ödevidir. Zira şehitlerimizin manevi hatırası bunu şart koşmaktadır. Türkiye Cumhuriyeti zaferlerimizin simgesidir. Bu simgeyi küçültmek, küçümsemek, küçük görmek ulufe ve paye peşinde koşan asalakların, devlete çöreklenmiş organize suç ve yolsuzluk şebekelerinin yanına bırakılmayacaktır. Türk milleti devletini yaşatacak kudrettedir” dedi.

 

“NİYAZIM ODUR Kİ, RABBİM MİLLETİMİZİ BU CİNNET VE CİNAYET DOLU GÜNLERDEN ÇIKARSIN”

 

Bahçeli, “Türk devleti Cumhuriyet tacını gurur ve şerefle taşıyacak kabiliyet ve kalitededir. Yeter ki tahribatlar onarılsın, yeter ki hüsran ve yalan dolu dönem son bulsun. Niyazım odur ki, Rabbim milletimizi bu cinnet ve cinayet dolu günlerden çıkarsın. Haram ve hıyanet sultasını sonlandırma mücadelesi veren Türkiye sevdalısı yüreklerin yar ve yardımcısı olsun. Bu düşüncelerle kökeni, yöresi ve mezhebi ne olursa olsun bütün vatandaşlarımın 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nı tebrik ediyor, en içten sevgi ve şükranlarımı sunuyorum. İlk Cumhurbaşkanımız Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere, Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran milliyetçi kahramanlara, şehadetleriyle bizlere bağımsız yaşama duygusunu aşılayan muhterem şehitlerimize Cenab-ı Allah’tan rahmet diliyorum” dedi.

 

 

Kaynak: ANKARA (DHA)