Ankara’yı karıştıran transfer

Ankara’yı karıştıran transfer
26 Şubat 2015 09:22

7 Haziran seçimlerinde, milletvekili adaylığına yeşil ışık alamayan bürokratların yeni gözdesi MİT oldu.

 

 

AKP’nin, “örtülü olarak” dokunulmazlık sağladığı Türkiye’nin istihbarat teşkilatı, operasyonlarda görev alan bürokratların da yeni adresi haline geldi. Son olarak, AKP Hükümeti’nin “bir başka yere taşımayı” veya “gömmeyi” planladığı TİB’de, dinleme biriminde görev alan uzman ve bürokratlar MİT’e transfer oldu. Bu çerçevede bir kişi de MİT’e daire başkanı yapıldı. Bu bürokrat ve uzmanlar, A.Ö., C.İ.İ. ve G.Ç. isimli personelden oluştu. Söz konusu kişilerin, kamuoyunda sıfırlama tapeleri olarak bilinen 17 ve 25 Aralık Yolsuzluk ve Rüşvet operasyonlarında mahkeme kararı ile elde edilen tapelerle ilgili işlem yapan personel olarak biliniyor. Başkent’teki “dokunulmazlık kavgasının” ayrıntıları şöyle: Eski MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ın 7 Haziran seçimlerinde milletvekili adayı olmak için istifa etmesi, 17 Aralık yolsuzluk operasyonun ardından muhaliflere yönelik başlatılan operasyonlarda görev alan bürokratları endişelendi. Bu süreçte, 7 Haziran seçimlerinde aday olmak için nabız yoklayan bürokratlar, Saray’dan ve Başbakanlık’tan yeşil ışık alamayınca yeni formül arayışlarına girdi. Bu kapsamda ilk akla gelen ise dokunulmazlık getirilen MİT Müsteşarlığı oldu. Operasyonlarda görev alan bürokratlar şimdi MİT’e geçmek için lobi faaliyetine başladı.

 

 

TİB’DEN ÜÇ KİŞİ TRANSFER OLDU

 

 

MİT’e geçmek için çalışma yapan kurumların başında ise telekulak merkezi olarak bilinen Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı geliyor. AKP Hükümeti’nin, “günahları” ile birlikte yok etmeyi planladığı TİB’de dinlemelerle ilgili bölümde görev yapan uzmanlar, MİT’e transfer olmak için çalışma başlattı. Bu çalışmalarda bazı uzmanlar başarılı oldu. Kamuoyunda sıfırlama tapeleri olarak bilinen ve 17 Aralık sürecinde mahkeme kararları ile elde edilen tapelerle ilgili işlemleri yürüten üç TİB görevlisi MİT’e geçti. Muhalefet partilerinin konuyla ilgili verdiği soru önergeleri ile de gündeme gelen, TİB’de tapelerle ilgili işlemleri yapan ekipten üç kişi MİT’e transfer oldu. Bu kişiler arasında bulunan A.Ö., daire başkanlığına getirildi. Yine A.Ö.’nün yakın çalışma arkadaşlarından C.İ.İ. ile G.Ç. de istihbarat teşkilatına geçti.

 

 

SIKINTIYA YOL AÇTI

 

 

TİB’den istihbarat teşkilatına yapılan transfer, Ankara’da rahatsızlığa yol açtı. Bu tür operasyonlarda görev alan birçok kişi de istihbarat birimine geçmek için lobi faaliyetine başladı. Özellikle TİB’de, aynı ekipte yer alan diğer uzmanların bu durumdan rahatsız oldukları ve Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun ekibine yanaştıkları öne sürüldü. MİT’e transfer konusunda yaşanan krizin, MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ın istifası ile başlayan Saray-Başbakanlık gerginliğini daha da arttırdığı iddia edildi. Hükümet içinde ise, talepleri yerine getirilmeyen “bu tür operasyonlarda” yer alan personelin, bilgi ve belgeleri muhalefet partilerine götürmesinden endişe ediliyor. Bunun için de, MİT personeline sağlanan dokunulmazlıkların bir kısmının emniyet, TİB, gibi kritik birimlere de verileceği yönünde söz veriliyor.

 

 

SAVCILIK SORUŞTURMA İZNİ İSTEMİŞTİ

 

 

Kamuoyunda, ‘TİB’de yasa dışı yöntemlerle sisteme müdahale edildiği, sahte deliller oluşturulup, bunların bilgisayar hard disklerine yerleştirildiği ve yasal yollardan elde edilen görüşme kayıtlarının silindiği” iddiaları gündeme gelmişti. Cumhuriyet Savcılığı, konuyla ilgili soruşturma başlatmak istemiş, ancak Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı savcılığın soruşturma talebine olumlu yanıt vermemişti. 2013 yılında yapılan bir yasal düzenlemeyle MİT personelinin yargılanması neredeyse imkansız hale getirilmişti. Oysa diğer memurlar için böyle bir koruma zırhı bulunmuyor.

 

 

Kaynak: Taraf / Hüseyin Özay