Anıtkabir’de eskiden bariyer konulmazdı

Anıtkabir’de eskiden bariyer konulmazdı
30 Ağustos 2016 17:30

Anıtkabir’deki hava da Tayyip Erdoğan iklimini aldı.

 

 

 

Safile USUL H&H YORUM

 
Bugünkü 30 Ağustos kutlamalarında (bu benim kutlamam değil, ben 30 Ağustos ile tarihte bana bu muhteşem vatanı veren Atatürk’ümün kurduğu siyasal rejimin yıkılmasının yasının en diplerindeyim bugün) Anıtkabir’in avlusuna ilk kez bariyeler konulmuş ve içeri giren tüm vatandaşlar X-Ray’lerle didik didik aranmış.

 

Hayatımda Anıtkabr’i ziyaret etmek bana ilk 2001 yazında nasip olmuştu.

 

Henüz başımıza gelecek felaketten habersiz, Ecevit önderliğinde Türkiye Cumhuriyeti’nin dünyanın 1. siyasal ligine doğru ilerleyişini heyecanla ve mutlulukla izlediğim günlerdi.

 

Ankaralı olmadığım için ama, Anıtkabr’i ziyaret etmek hiç nasip olmamıştı.

 

20001 yaıznda işte ilk kez vardığımda Anıtkabr’in girişine sandım ki önce, içeriye arabayla giremem.

 

Kapıdaki güler yüzlü çağdaş Atatürk evladı askerlerden birine dedim ki, “Arabayı nereye bırakabilirim?”

 

Gülümsedi, “Buyrun, içeri girebilirsiniz arabayla” dedi.

 

Öylesine kendine güvenen bir güvenliklilik vardı Anıtkabir’de.

 

Sonra kapıdan girerken gördüm ki, arama filan da yok, yürüyerek giren vatandaşlar da hiç aranmıyor, kapıda görevli askerler onlara gülümseyerek, “Hoşgeldiniz” diyor sadece.

 

Şaşırmıştım.

 

Böylesine önemli ve devletsel stratejik bir noktada böylesine Kuzey Avrupavari bir güvenlik atmosferi olmasına.

 

Çok da gurur duymuştum.

 

Bugün ise, Anıtkabr’imin avlusunda, hem içerde hem dışarda savaş, baskı, asık surat, binlerce korumayı temsil eden bir şahsa uygun bir hava var.

 

Anıtkabr’imin avlusunda özel hareket polisleri sanki savaş alanındaymış gibi atraksiyonlar sergiliyor.

 

Ağlamalara yetecek kadar bedenim, gözyaşım yok.

 

Ama yasların en derinlerindeyim.

 

Tam solumda, 150 metre ilerde Atatürk’ün 30 Ağustos’un ayaklarını diktiği Ege Denizi var.

 

Büyüklüğünü anlatmaya ise, dilim yetmiyor.

 

GÖRÜRDÜN O ZAMAN İNCİR AĞACININ TEPESİNİN DİBİNİ

 

Çok fena bayıyor ama haberleri okumak için mecburen bu sözleri de okuyorum.

 

Anıtkabir defterine bile 15 temmuzu yazıyor ve bunu 30 Ağustos ile mukayese ediyor.

 

Evet, kandırmaca operasyonu ama yine de baydı artık.

 

Ve…

 

Eğer o gece, o 15 Temmuz gecesi…

 

1. Ordu Komutanı söz konusu darbe girişimini bastırmasaydı, TSK’nın ülke çapındaki fiziki gücünü senin yanında konumlandırmasaydı, dahası Hulusi Akar ve kuvvet komutanları darbe girişimine karşı durmasaydı…

 

Görürdün sen İncir ağacının tepesinin dibini.

 

Yeme bizi, doğruyu söylecek kadar delikanlı ol biraz.

 

Üç-beş asker kılıklı başıbozuğun açtığı ateşte yaşamını yitiren insanların o darbeyi durduramayacağını bildiğini itiraf et.

 

Hadi, doğruluk biraz yanından geçsin.

 

O olayı bastıran Türk Silahlı Kuvvetleri’nin bizzat kendisiydi.

 

Hadi, dik dur, doğruyu söyleyecek kadar bir hasletin olsun.

 

 

 

Safile USUL Twitter

 

 

 

 

 

 

 


Yazarın Son Yazıları:
Özel-İmamoğlu-Yavaş ekseni
Rüzgar yeniden kırmızı ve toprak esiyor
Köfteden de gitti birkaç puan