Eskişehir’de 2 Haziran’da Gezi Parkı protestoları sırasında sivil giyimli 5-6 kişinin saldırısına uğrayıp 38 gün komada kaldıktan sonra yaşamını yitiren 19 yaşındaki üniversite öğrencisi Ali İsmail Korkmaz’ın ölümüyle ilgili yürütülen soruşturma kapsamında 4’ü kamu görevlisi 8 kişi gözaltına alındı.

Bu kişilerden 4’ü serbest bırakılırken, 4 kişi adliyeye sevk edildi.

Ali İsmail Korkmaz’ın dövülmesine ait olduğu ve silindiği iddia edilen
bir işyerine ait görüntüler, Jandarma Kriminal Birimi tarafından
kurtarıldı. Bir fırına ait bu görüntülerden yapılan kimlik tespiti
sonrası, 4’ü kamu görevlisi 8 kişi gözaltına alındı. Bunlardan 3’ü kamu
görevlisi 4 kişi sorgularının ardından serbest bırakılırken, Ali İsmail
Korkmaz’a saldırdıkları ve görüntüleri de sildikleri ileri sürülen 3
fırıncı ile 1 sivil polis tutuklanmaları talebiyle adliyeye gönderildi.

ŞOFÖR S.K. TAHLİYE EDİLDİ

Öte yandan olayla ilgili tutuklanan S.K.’nın yapılan itiraz üzerine dün
tahliye edildi. Sosyal medyada elinde meşe odunuyla görüntüleri
yayınlandıktan sonra polis tarafından geçen 15 Temmuz’da gözaltına
alınan S.K. aynı gün çıkarıldığı mahkemece yurt dışına çıkış yasağı
konulup, adli kontrol kararıyla serbest bırakılmıştı. Haftada 2 gün
güvenlik birimlerine gidip imza vermesi gereken S.K.’nın serbest
kalmasına savcılık bir üst mahkemeye itirazda bulunmuştu. Üst mahkeme
olan Eskişehir 1’inci Asiye Ceza Mahkemesi 19 Temmuz’da S.K. hakkında
‘tutuklanması için yakalama’ kararı çıkarttı. Karar üzerine bir gün
sonra S.K. yakalanıp Eskişehir H Tipi Cezaevi’ne konulmuştu.

BAŞSAVCI: SORUŞTURMANIN SELAMATİ AÇISINDAN SUSTUK

Eskişehir Cumhuriyet Başsavcı Orhan Çetingül ile soruşturmayı yürüten
Cumhuriyet savcısı Hasan Gönen, düzenledikleri basın toplantısında Ali
İsmail Korkmaz’ın ölümünün ardından başlatılan soruşturma ve
son gelişmelerle ilgili bilgi verdi.

Başsavcı Çetingül, jandarma ekipleri tarafından 4’ü kamu görevlisi, 4’ü
de sivil olan 8 kişinin gözaltına alındığı belirterek şöyle konuştu:

“3 kamu görevlisi şüpheli sıfatıyla, biri tanık sıfatıyla olmak üzere 4
kişi jandarmadan, Cumhuriyet savcısı Hasan Gönen tarafından ifadeleri
alındıktan sonra serbest bırakılmışlardır. Biri kamu görevlisi olmak
üzere toplam 4 kişi ise tutuklamaya sevk edilmiş olup, görüntülerde göre
olaya karıştıkları anlaşılan bir kişinin daha kimlik tespit çalışmaları
devam etmektedir. Bizi baskı altına alan, zan altında bırakan, canımızI
yakan, kamuoyunu yanlış yönlendiren, kafa karışıklığına yol açan haber
ve yorumlara rağmen soruşturmanın gizliliği ilkesi ve soruşturmanın
selameti açısından susmak zorunda kaldık.”

İLK GÖRÜNTÜLERİN BU OLAYLA İLGİLSİ YOK

‘Ali İsmail Korkmaz’ın dövüldüğü olay’ diye basına servis edilen ve
televizyonlarda yayınlanan ilk görüntülerin olayla hiç ilgisinin
olmadığını söyleyen Başsavcı Çetingül, şöyle devam etti:

“Bu görüntülerden hareketle yola çıkmış olsaydık yanlış kişiler hakkında
işlem yapılmış olacak ve çok daha büyük mağduriyetlere yol açacaktı. Bu
görüntüler yayınlandıktan sonra aleyhimizde yapılan yorumların insaflı
olmadığını düşünüyoruz. Israrla jandarma kriminale gönderilmiş kamera
görüntülerinin çözümünü bekledik. Olayı aydınlatacak en güvenilir
delilin bu olduğunu düşünüyorduk. Buna rağmen olayın tanığı diye
getirilen kişilerin ise bilerek veya bilmeyerek bizi yanlış
yönlendirdiklerini gördük. Nitekim başka bir dövülme olayının şüphelisi
olan şahıs sanki Ali İsmail Korkmaz olayının faili imiş gibi bize
sunuldu. Bazı tanıkların da bu yönde ifade vermesi üzerine tutuklandı.
Kamera görüntülerinin gelmesi üzerine de derhal tahliyesi istendi.

Bir işyerine ait kamera görüntülerinin silindiği doğru. Silinen
görüntülerden birincisi kimliği şu anda tespit edilememiş başka bir
şahsın dövülmesine ait görüntü ile Ali İsmail Korkmaz’ın dövüldüğü olaya
ait ikinci görüntüdür. İlk anda tutuklanan Serkan K. isimli şahısın
henüz kimliği tespit edilememiş mağdura ait olan ilk olaya karıştığını
belirledik. Ayrıca silme işleminin polis tarafından değil olaya
karıştığı iddia edilen esnaf tarafından bir başkasına yaptırıldığı
beyanlardan anlaşılmıştır.”

Bazı internet sitelerinde ‘Ali İsmail Korkmaz’ı öldürdü’ diye
fotoğrafları yayınlanan, hedef haline getirilip gözaltına alınan ve
olayın görgü tanıklarına teşhis için getirilen polis memuru H.E.’nin,
Ali İsmail Korkmaz’ın dövülmesi olayına hiç karışmadığının kamera
görüntülerinden anlaşıldığını da kaydeden Başsavcı Çetingül, şunları
söyledi:

“Bu nedenle henüz deliller kesinleşmeden medya eliyle linç edilen bu
polis memuru ile ilgili yapılanları da kamuoyunun vicdanına havale
ediyoruz. Bir gazetede 1 Ağustos 2013 tarihinde yayınlanan ‘Ali’nin
organları için sanayide kutu’ başlıklı yazı için de ilgili gazeteyi, hem
Ali İsmail Korkmaz’ın ailesine yaşattıkları acı, hem de kasıtlı ve
taraflı olarak kamuoyunu yanlış yönlendirdikleri için kamuoyunun
vicdanına havale ediyorum.

Soruşturmayı yürüten Hakan Ali Erkan’ın günler öncesinden talebi ve
HSYK’nın takdiri ile adli tatile ayrılması üzerine nöbetçi kalan
Cumhuriyet savcılarından Hasan Gönen’e soruşturmanın devredilmesi gibi
basit bir idari işlem üzerinden bile fırtına koparılarak kafa
karıştırılmaya çalışılmış, yapılan soruşturma gölgelenmek istenmiştir.
Nitekim soruşturmayı devralan arkadaşımız gayet titiz bir çalışmayla
işini sonlandırmıştır.

Tüm uyarılara rağmen soruşturma dosyasındaki bilgi ve belgeler medyaya
servis edilmiş soruşturmanın gizliliği ihlal edilmiş, kamuoyu yanlış
yönlendirilmiş, medyanın eşliğinde ve onun huzurunda soruşturma yapılmak
istenmiştir. Bunun mahzurları, ortaya çıkardığı mağduriyetler de
hepimizin malumudur.”

Başsavcı Çetingül, “Soruşturma tamamen ilgili savcımızın bilgisi,
kontrolü ve hakimiyetinde sürdürülmüştür. Bazı konularda Emniyet
birimlerinden yardım aldığımız doğrudur. Ancak soruşturmanın Emniyete
havale edildiği, Emniyete yaptırıldığı söylemi gerçeği yansıtmamaktadır.
Bu aşamada bir kişinin yanlışını bir kişiye mal etmemek gerekir.
Eskişehir Emniyet Müdürlüğü de bizimle birlikte şüphelileri ve delilleri
bulmak için ellerinden geleni yaptı” diye konuştu.