‘Aldığın hediyeler hatırına mı bayrağı yarıya indireceksin?’

‘Aldığın hediyeler hatırına mı bayrağı yarıya indireceksin?’
25 Ocak 2015 00:15

Suudi Arabistan Kralı Abdullah’ın ölümü üzerine milli yas ilan edilmesine siyasiler tepkiliydi. İngiltere’de de milli yas kararına tepki vardı.

 

CHP’Lİ İNCE: ALDIĞIN HEDİYELER HATIRINA MI BAYRAĞI YARIYA İNDİRECEKSİN?

 

CHP Yalova Milletvekili Muharrem İnce, Suudi Arabistan Kralı Abdullah’ın ölümü nedeniyle milli yas ilan edilmesine tepki gösterdi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı eleştirdi.

 

Yalova’da partisinin Altınova İlçe Örgüt Toplantısına katılan Muharrem İnce, burada partililere seslendi. Suudi Arabistan Kralı Abdullah’ın ölümü sebebiyle 1 gün milli yas ilan edilmesi nedeniyle, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı eleştirdi. İnce, o bayrağı göndere Atatürk’ün diktiğini, Suudi Kral’ın Türkiye’ye geldiğinde Anıtkabir’i ziyaret etmediğini ifade ederken, şöyle dedi:

 

“Sen şimdi hediye aldığın, hangi hediyeyi de aldığını açıklayamadığın Kral öldü diye bayrağı yarıya indiriyorsun. O da o bayrağı göndere dikenin Anıtkabir’ine gitmiyor. Suudi Arabistan’da milli yas ilan edilmemiş. Bizde niye ediliyor? ‘Sen bu ülkenin kurucularına; ‘Atatürk’e, İsmet Paşa’ya iki ayyaş’ diyeceksin, Atatürk’ün mezarına gitmeyen Kral’ın öldüğü günde bayrağı yarıya indireceksin. Aldığın hediyelerin hatırına mı?”

 

Konuşmasında, Ak Partiye oy veren seçmenlere seslenen Muharrem İnce, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kısa süre önce Merkez Bankası Başkanı’na “Sen bağımsızsan, ben de bağımsızım” dediğini ifade ederken, “Adliye, maliye, mülkiye, zaptiye sana bağlı Merkez Bankası’nı da istiyor arada şimdi. Bence Merkez Bankası yetmez buna. Buna darphaneyi bağlamak lazım. Sıcak sıcak yesin. Ancak buna darphaneyi bağlamak lazım. Hem de sıfırlama işi kolay olur darphane vasıtasıyla” diye konuştu.

 

UMUT ORAN: TÜRKİYE’DE HALA BİRİLERİ KRALDAN FAZLA KRALCI

 

CHP İstanbul Milletvekili Umut Oran, vefat eden Suudi Arabistan Kralı için Türkiye’de yas ilan edilmesini eleştirerek, “Kral’ın kendi ülkesinde yas ilan edilmiyor. Yani Suudi Arabistan’da yas yok ama Türkiye Cumhuriyet’i devletinde yas var bunu anlamak mümkün değil. Yani Türkiye’de hala birileri Kral’dan fazla Kral’cı” dedi.

 

CHP İstanbul Milletvekili ve Sosyalist Enternasyonal Başkan Yardımcısı Umut Oran Tunceli’de partisinin düzenlediği, ‘Dünyada ve Türkiye’de demokrasi ve özgürlük’ paneline katıldı. Panelden önce düzenlediği basın toplantısında vefat eden Suudi Arabistan Kralı Abdullah bin Abdülaziz için Türkiye’de yas ilan edilmesini eleştiren Oran, şöyle konuştu:

 

“Suudi Arabistan karalı vefat etti. Allah, rahmet eylesin. Arap aleminin başı sağ olsun. Ama ülkemizde öyle garip bir işler yapılıyor ki anlamak çok zor. Kral’ın kendi ülkesinde yas ilan edilmiyor yani Suudi Arabistan’da yas yok ama Türkiye Cumhuriyet’i devletinde yas var bunu anlamak mümkün değil. Yani Türkiye’de hala birileri Kral’dan fazla Kral’cı. Dün hükümet bir günlük milli yas ilan etti ve bugün milli yas tutuluyor Türkiye’de. Bu kararı anlamak kabul etmek mümkün değil. En azından bugün Uğur Mumcu katledilmişti onun anısına böyle bir şey yapılmıyor devlet tarafından. Yakın zamanda Reyhanlı’da 50 yurttaşımız bombalı saldırıda hayatını kaybetti ‘tık’ yok. Yine Gaziantep’te bir bayram günü bombalı saldırı gerçekleşti, birçok kişi hayatını kaybetti ortada tık yok ve hala failler bulunmadı. Şırnak Uludere’de uçakların bombalamasıyla hayatını kaybeden vatandaşlarımız için hükümetten yine ‘tık’ yok. Gezi olaylarında kanunsuz emirler verildi 7 canımız gitti yine hükümetten ‘tık’ yok. Ama söz konusu Suudi Arabistan kralı olunca, Recep Tayyip Erdoğan Kral öldü diye, Padişah burada yas ilan ediyor. Bu kararı anlamak mümkün değil, kendi ülkesi yas ilan etmiyor bizim ülkemizde yas ilan ediliyor. Şimdi bizim geleneklerimizde ölünün arkasında güzel şeyler söylerin ama her devlet adamı Türkiye’yi ziyaret ettiğinde, Türkiye Cumhuriyeti devletinin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün anıt mezarını ziyaret ederler Suudi Kral hiçbir zaman bu ziyareti yapmadı. Şimdi bizim en önemli değerimize bu şekilde yaklaşan bir kişi için Davutoğlu ve Erdoğan yas ilan ediyor bu kararı hem şahsım adına hem partim adına doğru bulmadığımı Tunceli’de belirtmek isterim.”

 

CHP’li Oran, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, geçmişte cemaat okullarının açmasının bugün de kapatmasının yanlış olduğunu savunarak, şöyle devam etti:

 

“Bugün Tayip Erdoğan, Atatürk’ün oturduğu koltukta oturuyor. Atatürk’ün mirasına oturan 12′inci Cumhurbaşkanı Erdoğan gittiği ülkelerde bu kez de Cemaati büyük bir acizlik içersinde şikayet ediyor. Bunların faaliyetlerini yasaklayan bunların okullarını kapatın falan filan laflar söylüyor. Bu okulları sen açmadın mı? Birçok ülkede bu okulları sen açtın, alladın pulladın reklamını yaptın şimdide çıkıp diyorsun ki bunları kapatın. Biz diyoruz ki açarken de o reklamı yaparken de o hareketlerin yanlış. Şimdi açtığın okulları kapatın demende o kadar yanlıştır. Aciz içine düşerek gidip dışarıda farklı ülkelerde bu şikayetlerde bulunman çok küçük düşürücü bir durum. Bir başka vahim durum ise ülkemizin her ilinde eğitim alanında büyük sorunlar varken, içerdeki eğitim sorunu halledilmemişken dış ülkelerde Milli Eğitim Bakanı’na talimat vererek siz bunların okullarını kapatın biz okul açalım demektir. Bu vahim bir durum. Ülkende eğitim sorunları haledilmemişken dışarıda okul açacağım demek hiç inandırıcı değil. Bu hükümet Türkiye cumhuriyeti tarihinde milli eğitimi perişan eden tek hükümet olarak tarihe geçmiştir. Milli eğitimin içine dini soktu, ayrımcılığı soktu, milli eğitim mezhepçi dinci bir hale döndü. Milli eğitim hiç bu kadar kötü yönetilmemişti” dedi.

 

Oran, Tunceli Barosu Başkanı Uğur Yeşiltepe’ye yasa dışı örgüt üyeliğinden verilen 6 yıl 3 aylık hapis cezasının Yargıtay tarafından onanmasına da tepki gösterdi.

 

DEMİRTAŞ: KRAL SENİN KRALIN OLABİLİR AMA BİZ KRALINI TANIMAYIZ

 

HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, partisinin Konya il kongresinde yaptığı konuşmada, Suudi Arabistan Kralı Abdullah Bin Abdulaziz’in ölümü nedeniyle Türkiye’de 1 günlük yas ilan edilmesine tepki gösterdi. Demirtaş, ‘Kusura bakmayın biz yas tutmuyoruz. Bizim yasımız değil. Kral senin kralın olabilir ama biz kralını tanımayız” dedi.

 

HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, HDP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan ile birlikte partisinin 1′nci İl Kongresi’ne katılmak için Konya’ya geldi. Rixos Otel’de yapılan toplantıya katılan Demirtaş, bu ülke yoktan var edilirken Türk’ü, Kürt’ü, Alevisi, Sünnisi birlik ve beraberlik içinde can vererek bu ülkeyi kurup inşaa ettiğini, ancak günümüzde insanların birbirlerini giderek daha başka ötekileştirdiklerini belirtti. Demirtaş, ‘Bize kendi anavatanımızda, kendi topraklarımızda köle muamelesi yapılmış. Şimdi geldiğimiz noktada bütün bunları çözelim, bir arada eşitçe, kardeşçe yaşayalım diye bir politika üretiyoruz. Ama birileri ısrarla bize ya tek olacaksınız diyor, ya da ben sizi bu topraklarda yaşatmam diyerek, inkarı dayatarak, sürgünü dayatarak, asimilasyonu dayatarak bir kez daha o hatalı politikalarla bizi karşı karşıya bırakmak istiyor. Ben tekçiliğe karşıyız dediğimde, bölücü müsün diyorlar. Allah aşkına herkes, bunu söyleyen herkes, önce elini vicdanına koysun. Birlik içinde kardeşçe yaşamak mı bölücülüktür. Tekçiliği dayatarak, faşizmi bu halka zorlayarak, dayatarak ırkçılık yapmak mı bölücülüktür? Asıl bizi birbirimize kışkırtan bölücülüktür’ diye konuştu.

 

‘DEVLET BİZDEN KORKSUN’

 

Demirtaş, ‘Artık herkes bu mevcut siyasetteki çürümüşlükten bıktı. Ben de usandım bunlardan, o yüzden siyasete atıldım. Halkına bağıran, çağıran hakaret eden siyasetçiden bıktık artık. Politikada koltuğu sadece kendisi, ailesi için kullanan siyasetçilerden bıktık artık. Devleti babasının malı gibi kullananlardan bıktık artık. Devletten korkmaktan bıktık artık. Devlet bizden korksun istiyoruz. Bunu değiştirmenin yolu önce birbirimizden korkmayı bırakmak lazım. Tanımadığımız şeyden korkarsınız. Aleviyi tanımazsanız, Sünniyi tanımazsanız korkarsınız’ diye konuştu.

 

SUUDİ KRALIN ÖLÜMÜ NEDENİYLE YAS İLAN EDİLMESİNE TEPKİ

 

Selahattin Demirtaş, Suudi Arabistan Kralı Abdullah Bin Abdulaziz’in ölümü nedeniyle Türkiye’de 1 günlük yas ilan edilmesine tepki gösterdi. Demirtaş, şöyle konuştu:

 

‘Bugün ulusal yas ilan ettiler. Elbette ki Suudi topraklarında kutsallarımız var. Elbette ki Hz. Peygamber efendimizin emanetleri var. O kutsallar elbette İslam aleminin değeridir. Fakat o kutsal o topraklardadır diye Suudi Kralı da, altın sarayda oturan da kutsal mıdır kardeşim? İsmi Suudi Kralı diye biz de onu kutsal mı sayacağız? Hiç kusura bakma. 30 karısı var. 60 çocuğu var. 20 milyar dolar serveti var. Tuvaleti altından olmazsa yapamıyor beyefendi. Bir de onu kutsal kabul edeceğiz. Hayatında tek bir gün tek bir saniye Müslüman gibi yaşamamışlar bunlar. Adı Suudi Kralı ama tek bir gün Hz. Peygamber gibi yaşamamış. 48 uçakla seyahat yapıyorlar. Bir ülkeden bir ülkeye giderken 48 uçakla gidiyor bunlar. Çocukları, eşleri, arabaları, özel eşyaları gittikleri yere bütün lüksleriyle gidiyor. Allah günahlarını affetsin. Ölmüş diye biz de yas tutacağız ulusal yas. Kusura bakmayın biz yas tutmuyoruz. Bizim yasımız değil. Kral senin kralın olabilir, ama biz kralını tanımayız. Kusura bakmayın. Bu ülkenin 12 milyon taşeron işçisi var. Senin kralın, tek bir günlük akşam yemeğinin masrafı, bin tane taşeron işçisinin bir ayda aldığı maaştır. Sen utanmadan 12 milyon taşeron işçisine, 10 milyon açlık sınırının altında yaşan insana kralımız öldü, ulusal yas tutuyoruz diyeceksin. Hiç sanmıyoruz insanların buna üzüleceğini. Kusura bakma. Allah günahlarını affetsin. Ölünün ardından konuşulmaz ama ulusal yas ilan etmek zorunda değiliz.’

 

‘ONLAR KRALDAN YANA, BİZ İŞÇİDEN YANAYIZ’

 

Başbakan Ahmet Davutoğlu’ndan ulusal yas ilan edilmesinin sebebiyle ilgili açıklama beklediğini ifade eden Demirtaş, ‘Sayın Başbakan, doğrusu merak ediyorum neye dayanarak Suudi Kral öldü diye Türkiye’de 1 gün yas ilan edildi, açıklamanızı bekliyorum. Bu ülkenin ne evlatları öldürüldü burada katledildi sen başsağlığı dilemedin. Sokakta katledilen çocuklar Roboski’de katledilen evlatlar için başınız sağ olsun demedin. Bu hükümetin değerleriyle bizim değerlerimiz uyuşmuyor. Onlar kraldan yanalar. Kraldan daha kralcılar biz işçiden yanayız, çiftçiden yanayız, emekçiden yanayız’ diye konuştu.

 

DEMİRTAŞ’IN İSTANBUL ADAYLIĞI

 

Kongre sonrası gazetecilerin sorularını cevaplayan Demirtaş, ‘İstanbul 1′inci bölgeden aday olacağı, Pervin Buldan ‘ın da 3′üncü Bölgeden aday olacağı’ şeklinde çıkan iddiaların sorulması üzerine, ‘Bunların hiçbiri tartışılmadı. Adaylar başvursun, biz değerlendireceğiz. Kimi nereden aday gösteririz. hangi bölge hangi şehir daha uygun olur. Bunların tamamı kapsamlı çalışma bittikten sonra netleşir. Şu şuradan adaydır demek için çok erken. 1-2 aylık bir çalışma yaptıktan sonra netleşir. Doğulusu batılısı yok herkes her yerden aday olur’ dedi.

 

Demirtaş ve beraberindeki milletvekili Hasip Kaplan, Şanlıurfa’ya gitmek için kentten ayrıldı.

 

İNGİLTERE’DE SUUDİ ARABİSTAN KRALI İÇİN BAYRAKLARIN YARIYA İNDİRİLMESİNE TEPKİ

 

Önceki gün vefat eden Suudi Arabistan Kralı Abdullah bin Abdulaziz için İngiltere’de bayrakların yarıya indirilmesi tepki ile karşılandı. İngiliz basını bayrakların yarıya indirilmesini eleştirerek Suudi Arabistan’ın zayıf insan hakları karnesine dikkat çekti.

 

İngiliz televizyonları ve gazeteleri haberlerinde Suudi Arabistan’da insan haklarının çiğnendiğini vurgularken BBC, Abdullah’ın ülkesinde kadınlara araba kullanma hakkının verilmediğine ve ülkede özgür konuşma hakkı olmadığına değindi.
The Times bugünkü “İngiltere Suudi Kralı için bayrakları indirince protesto fırtınası” başlıklı haberinde, Buckingham Sarayı, Parlamento ve Westminster Manastırı’nda İngiliz bayraklarının yarıya indirilmesi üzerine yapılan protestolara dikkat çekti.
Bir muhafazakar ileri gelenin “Ne saçmalık?. Whetehall’un ulaşılmaz elitlerinin inanılmaz yanlış kararı” eleştirisine yer veren The Times, İngiltere ve Suudi Arabistan krallıkları arasındaki yakın ilişkileri anlattı.
Yüksek tirajlı Daily Mail “Suudi Kralını saygıyla anmak için Saray bayrağı yarıya indirince infial” başlıklı haberinde Kral Abdullah’ın ölümünün zaten endişeli dünyada şok dalgaları gönderdiğini yazarken “Baş kesmeler, terör, depremler Ortadoğu’yu ateşe verebilir” ifadesini kullandı.

 

The Independent, insan hakları zayıf bir Suudi hükümdarı için bayrakların yarıya indirilmesini eleştirdi. Gazete İngiliz hükümetinin Suudi Arabistan rejimiyle ilişkilerini yeniden gözden geçirmesi talepleriyle karşı karşıya kaldığını yazdı.
The Independent haberinde “Yeni Kralın parçalanan Arap Dünyasının kalbini miras aldığını” iç sayfada başlık yaptı.
İ gazetesi “ Konuşma Özgürlüğünden nefret eden Suudi Kralı için bayraklar yarıda” manşetli haberinde Whitehall’ın bayrakları yarıya indirme kararının İnsan Hakları lobisini kızdırdığını vurguladı. The Sun haberinde, Suudi Arabistan’daki zayıf insan hakları yüzünden politikacıların bayrakların yarıya indirilmesine tepki gösterdiklerini yazdı.

 

FEYZİOĞLU, “KRALDAN ÇOK KRALCI VAR”

 

Türkiye Barolar Birliği Başkanı Prof. Dr. Metin Feyzioğlu, İzmir Küçük Kulüp Derneği’nin düzenlediği toplantıya katılıp, ‘Çıkış Yolu’ adlı kitabını anlattı, “Türkiye de kraldan çok kralcılar var” dedi.

 

Küçük Kulüp Derneği’nde gerçekleşen sohbet ağırlıklı toplantıda önce Yönetim Kurulu Başkanı Emre Sarıgedik konuştu. Sarıgedik, “Hak, hukuk, adalet denildiğinde Türkiye Barolar Birliği gerektiği her yerde tam orada olmakta, Atatürk milliyetçiliğine inandığını ve Türkiye Cumhuriyeti’nin bir hukuk devleti olduğunu biz vatandaşlara hissettirmektedir” dedi. Sarıgedik, konuşmasının ardından Metin Feyzioğlu’na Küçük Kulüp onur üyeliği kartını verdi.

 

TÜRKİYE’Yİ BEŞİNCİ KEZ DOLAŞMAYA ÇIKTIM

 

Kitabını anlatan Prof. Dr. Metin Feyzioğlu, “Aslında buradaki insanlar ve Türkiye’nin her yerindeki yol arkadaşlarım bu kitapta. Bu kitabı benimle birlikte yazarları onlar. Birlikte yazdık. Türkiye’yi 4 kez karış karış gezdim. Beşinci kez dolaşmaya başladım. Her yerde bir şeyler öğrendim. Yıllar önce bu yolculuğa başladığımda, ünlü bir profesör ve hukuk fakültesi dekanıydım. Ben bir şey biliyorum diye girdim kitabı yazmaya. Ben bu yolculukta gördüm ki, Türkiye’yi gezerken ne kadar az şey biliyormuşum. Türkiye aslında bizim öğretmenimiz. Her yerde ayrı insan hikayeleri ile karşılaştım. Geldiğimiz nokta bu. Kamu hizmeti de, siyaset te artık bir başka pencereden bakılarak yapılmalı. O pencereden mutlaka bakan insanı görmeliyiz. Bu kitapta, halk ile siyasilerin arasındaki alışveriş listesi anlatılıyor. Halkın, sağlık, eğitim, hukuk ve özgürlük sorunları var. Bize bu sorunları nasıl çözeceğimize dair reçeteler lazım. Bu reçetelerin, siyasi partilerin genel merkezinin üst katlarında fil dişi kulelerde yazıp, ‘işte biz bunları düşündük, çözüm için’ diye ortaya reçete atmaları doğru değil. Zaten evde karı koca ve esnafın esnafta yaptığı sohbetlerde reçete hazırlanıyor. Bütün yapacağımız şey insanlarımızın hangi sorunlardan rahatsız olduklarını, sahada halkın içinde dolaşıp tespit etmektir. Sorunları yaşayandan dinlemek lazım” dedi.

 

CUMHURİYETİ SİLMEYE ÇALIŞIYORLAR

 

Cumhuriyet’in Osmanlı ve Selçuklu’nun devamı olduğunu, Osmanlı ve Cumhuriyet’in birbirine tezat olarak yansıtılmak istenmesinin bir algı operasyonu olduğunu da kaydeden TBB Başkanı Feyzioğlu, şunları söyledi: “Bize Cumhuriyet’in karşıtı olarak Osmanlı’yı ve Selçuklu’yu koyduklarında, Cumhuriyet birbirine tezattır dendiğinde bir algı operasyonu yönetiliyor aslında. Hayır efendim bu toprakların kültürüyle Atatürk Cumhuriyeti, birbirine tezat değil. Cumhuriyet kadimden taşıdığımız tüm kültürlerin sentezidir. Atatürk bunları Cumhuriyet rejiminin içinde yoğurmuştur. Kuruluş felsefesinin bağrımıza basılması gerekirken, bundan kopmak ve hayal ürünü bir Osmanlı modeli yaratıp, olmayan bir Osmanlı modeli yaratıp, ’3 kıta yayılmış iken bu topraklara sıkıştırıldık’ diye cahilce ya da okuyup öğrenmek istemeyenleri kandırmaya yönelik haince senaryo yazmak tabiî ki tarihi değiştirmektir, çarpıtmaktır. Türkiye Cumhuriyeti Osmanlının, Selçuklunun üzerine kurulmuş bir sentez. Bu topraklardan El Kaide, IŞID, El Nusra fışkırmıyorsa, bu topraklardan Yunus Emre, Mevlana, Hacı Bektaş’ın geçmiş olmasıdır. Anadolu’nun kültürü bu iken Cumhuriyet’e savaş açarak, Vahabi-Selefi bir kültürle değiştirmeye çalışmak Anadolu’nun zenginliğinden vazgeçmektir, Anadolu’yu çoraklaştırmaktır.”

 

BİZ KRALA ALIŞAMADIK

 

AKP Balıkesir Milletvekili Tülay Babuşçu’nun Cumhuriyet’in Osmanlı’nın 90 yıllık reklam arası olduğu şeklindeki sözleriyle başlayan tartışmaları da değerlendiren Metin Feyzioğlu, “O reklam arası diyen zat, kendisi bir reklam yapmaya çalışıyor. Reklam arası derken ‘ben aslında bir reklam ürünüyüm’ diye bas bas bağırıyor. Fakat ettiği yemini de sonuna kadar ihlal ederek, yeminini yutarak, aslında kötü bir reklam olduğunu söylüyor. Kraldan çok kralcılık var. Kraldan çok kralcılar daima krallığın gözüne girmek için cümleler sarf ederler. Bu laf kralın suçu yok diyerek kralı aklamak amacıyla kullanılır. Bir yerde kral yoksa kralcı olmaz. Birisinin kendisini kral ilan etmesi, birilerinin de ‘sen büyüksün’ diye önünde sıra dizilmesidir. Krala da kralcılara da pek alışamadığımız için biz Cumhuriyet diyoruz” dedi.

 

Feyzioğlu, sohbet toplantısının ardından ‘Çıkış Yolu ‘ kitabını imzaladı.

 

ANAYASA PROFESÖRÜ KABOĞLU’NDAN “KRALA YAS” TEPKİSİ

 

İnşaat Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi’nde düzenlenen, “Gezi Raporu, Demokrasi ve Totalitarizm Sarkacındaki Türkiye” isimli raporun anlatıldığı söyleşide konuşan Anayasa Profesörü İbrahim Kaboğlu, Suudi Arabistan Kralı Abdullah Bin Abdulaziz’in ölümünün ardından Türkiye’de bir günlük milli yas ilan edilmesini eleştirdi.

 

“SANKİ ORADA ÖLENLER ANNE DEĞİLDİ”

 

Prof.Dr. Kaboğlu, “Mayıs 2013′te Reyhanlı’da bombalı saldırı sonucunda 51 yurttaşımızı kaybettik. Korkunç bir saldırıydı. ‘Acaba hükümet yas ilan eder mi, niçin yas ilan etmiyor?’ diye düşünürken, 3 gün sonra Anneler Günü kutlaması nedeniyle İstanbul’da birinci partinin kadın kolları büyükçe bir salonda liderlerinin de katıldığı bir toplantı düzenledi. Belli ki önceden planlanmıştı. Beni dehşete düşüren şey; hiç birşey olmamış Türkiye’de oradaki kadınlar sanki hiç anne değilmiş, abla değilmiş, birilerinin çocukları değilmiş gibi liderlerinin konuşmasını iki cümlede bir keserek coşkuyla alkışlarken ‘Acaba bu ülkede biz mi sanal ortamda yaşıyoruz yoksa onlar mı sanal ortamda yaşıyor’ diye kendi kendimi sorguladım. Ulusal yas bile çok görüldü ama onun ötesine geçerek eğleniliyor, coşuyor kadınlarımız, liderlerini alkışlıyor. Sanki orada ölenler anne değildi” dedi.

 

“KRAL SEVDA TEPESİ’NE KONAMADI”

 

“Biz daha kendi yasımızı bile ilan edemiyoruz, yaşayamıyoruz, anamıyoruz” diyen Kaboğlu, “Akşam, ‘Kral öldü Türkiye’de yas ilan edildi’ bu haberini duyunca hemen bir tweet atarak dedim ki, ’51 yurttaşımızı kaybettiğimiz bu saldırı sonrasında ulusal yas ilan etmeyen hükümet, herhalde ulusal yas ilan etmek için Kral Abdullah’ın ölmesini bekledi’ dedim” diye konuştu.
İstanbul’daki Sevda Tepesi’nin 1984′te Kral Abdullah’a satıldığını hatırlatan İbrahim Kaboğlu, “Kral Sevda Tepesi’ne konamadı. Belki bunun minnet borcu olsa gerek bizimkiler, tüm Cumhuriyetin birikimlerinin kendilerine miras bıraktığı hak ve yetkileri kötüye kullanarak, istismar ederek Suudi Arabistan Kralı’nın ölümü vesilesiyle yas ilan etti” ifadesini kullandı.