AKP camileri ne zaman sever

AKP camileri ne zaman sever
1 Temmuz 2013 09:41

“Minareler süngü, kubbeler miğfer;/Camiler kışla, müminler asker.” diye şiir okuduğu için hapis yatan birisi tarafından kurulmuş olan AKP’nin camiler karşısındaki tavrı onu dikkatli izleyenleri şaşırtmaktadır.


Hilmi SARAL H&H YORUM

AKP’nin camilerle olan ilişkileri gerçek müminleri hayal kırıklığına uğrattı. Çünkü dini kimliğini öne çıkaran dindar yurttaşlarımız dinci söylemleri öne çıkaran AKP’ye sırf bu yüzden oy vermişlerdi. Artık dini bütün kişiler tarafından yönetiliyorduk!..

2002 Kasım Genel Seçimlerinde önce her Cuma günü cami kapılarında eylem yapıp “türban” için özgürlük isteyenler, Beyazıt Meydanında İsrail’i protesto edenler sanki bu sorunlar çözülmüş gibi birden bire ortalıktan kayboldular.

Derken ABD tarafından Irak işgal edildi. İşgal sırasında onlarca cami ABD askerleri tarafından bombalandı. AKP’yi kuranlar bunu yapanları kınayıp protesto edecekleri yerde, camileri bombalayıp Müslümanları katleden, kadın ve kızlarının ırzına geçen askerler için dua ettiler. ABD askerleri bir çok camiye postalları ile girdi, oraları karargah olarak kullandılar. Bizim cami sever görünür yöneticilerimiz onlar için dua etmekten başka ses çıkaramadılar. Hele nakışlı bir minarenin ABD askerleri tarafından kurşunlanması görüntüleri vardı ki Müslüman olsun olmasın sanatsever her insanın vicdanını sızlattı.

Daha sonraları  geçen yıl ülkemizde; Adana ili İncirlik ilçesinde bulunan ABD üssündeki camiye sarhoş girdiler, iddialara göre Kuran’ı yırtıp mimberi kırdılar. Yine bizim cami sever görünür AKP’li yöneticilerimiz bu olayı ne duydular, ne gördüler, ne de ses çıkarabildiler.

2011 yılı 7 Ağustos’unda PKK, Bingöl’ün Ferez Köyü Camisi’ni silahla basıyor. Ramazandır ve Teravih Namazı kılınmaktadır. PKK’lılar, AKP’li yönetici Abdullah Tuz’u kaçırıyor. AKP’li yöneticilerimizde yine tık yok.

Önce AKP’li Üsküdar Belediyesi, sonra da başka belediyeler borçlarını ödemek için camileri satıyorlar. AKP’li cami sever görünür yöneticilerimizde yine ses seda yok.

Oysa Cumhuriyetimizin kuruluş yıllarında camilerle ilgili yalanlar uydurup anlatırken camilere sahip çıkar görünenler de bu sessizler takımıdır.

Bütün bunlar olurken AKP kurucuları ve yöneticileri “Camiler Allah’ın evidir. Allah kendi evini korur. Bize ihtiyaç yok” diye düşünüyor olabilirler. Saygı duymak gerekir.

ABD’li dostlarının hakaret ve tacizlerine muhatap olan ve satılarak kar getiren camilerle ilgili böyle düşünenler, Gezi Parkı olayları nedeniyle polisin acımasız tavrından canını kurtarmak isteyenlerin camiye sığınması sırasında caminin sahibi oluverdiler. Canını kurtarmak isteyenler ve onlara yardım eden doktorlar için özel yalan haberler uydurdular. İşin ilgilileri tarafından ısrarla yalanlanmalarına rağmen aynı yalanları söylemeyi sürdürüyorlar. İstedikleri gibi yalan ifade vermeyen müezzini gözaltına aldırıyorlar. Bunlar yetmiyor, kendilerine uluslar arası tanıklar ayarlamaya çalışıyorlar. Büyükelçilere izlettirdikleri görüntülerde camide içki ve fuhuş görüntüleri vardı diyorlar. Büyükelçiler biz öyle bir şey görmedik diye yalanlarını yüzlerine çarpıyorlar.

Artık AKP’ye oy verip dindar yönetici seçtiğini zanneden müminler, cami sever görünüp din tacirliği yapanlara inanmıyor. Allah ve ona inananlar, Allah’ın evini korur. Nitekim doğruyu söyleyen müezzin Fuat Yıldırım’ın yaptığı da budur.

Bir Hadis-i Şerifte Hz. Muhammet der ki: Zulme karşı koymamak zalime ortak olmak demektir. Korkmak, korkudan dolayı yılmak kâfirliktir.

Selam olsun zülüm karşısında yılmayanlara.

[email protected]