Adile Naşit’in çocukları haydi sandığa! Bahar artık Hazirandır bizim için

Adile Naşit’in çocukları haydi sandığa! Bahar artık Hazirandır bizim için
23 Haziran 2018 11:44

Yağan yağmurun serinleten damlalarının tadını çıkarıyorum. Güneşin sıcaklığı birazdan kendisini yine belli edecek. İçimde hiçbir zaman olmayan bir umutla yürüyorum. Saçlarımdan süzülen suyu dilimle yakalıyor ve dudaklarımı ıslatıyorum. Topraktan taze bahar kokusu yükseliyor. Haziran ayı olsa da mayıs tadında günlerden geçiyoruz. Tüm dallar yeşillenmiş, ağaçların çoğu meyveye bile durmuş oysa…

 

 

Dr. Semih DİKKATLİ H&H YORUM

 

 

Yürüyüşümü tamamladığımda Tandoğan meydanında kalabalık insanların arasına düşüyorum. Yaşlısı genci, kadını erkeği, engellisi hastası hepimiz bir aradayız. En yaşlı teyzenin bile eteklerinde bahar çiçekleri var sanki… Yanında 50 yıllık kocası zaman makinesinden geçmiş sanırsınız. Heyecanla elindeki bayrağı sallayan engelli gencin gözlerinden hanımelleri fışkırıyor. Polisler, polis köpekleri bile başka bir heyecan içinde. Gerginliklerinden eser yok, sükûnetle alanı arıyorlar. Onlarda da değişik bir yumuşaklık var.

 

 

Sonra bir meltem esiyor alandaki milyonların yüreğinden… Aşk, sevgi, barış, paylaşım, akıl, nezaket fışkırıyor topraktan. Cumhurbaşkanı Sayın Muharrem İnce sahneye çıkınca gözlerinde umutla bakan kalabalıktan ağlayanlar oluyor.

 

 

Benzer duyguya Gezi sırasında kapılmıştım. Yine bir haziran gününde yüzbinlerin arasına coşku ve yağmurla katılan Çarşı grubu ve İstanbul’dan beraberinde gelen GS ve FB taraftarlarıyla da bahar esmişti Kuğulu Park’ta…

 

 

Ardından referandum sürecinde Anadolu’nun hemen her kentini gezerken hissettim yüreklerde yeşeren tomurcukları.

 

 

Şimdi bir Modern Kurtuluş Savaşı’ndan geçiyoruz. Ellerimiz de silah değil oyumuz var. Gözlerimiz bir şahin gibi izleyecek muhtemel hileleri. Yüreklerimiz aynı dedelerimiz gibi korkusuz ve onlar gibi barış dolu.

 

 

25 Haziran sabahı güneş doğarken yaz gelecek yüreklerimize. Bahar artık hazirandır bizim için. Yaz mutluluk, özgürlük, mücadele…

 

 

Bir de aşk, bir de barış, bir de adalet dolacak sokaklara sevinç naralarımızla. Rövanş değil barış, ayrıştırma değil bütünleşme, öfke değil sevgi, nasırlı yürekler değil aşk olacak her sevincimizde…

 

 

Yarın sandığa gitmeyenin yüreğine bahar gelmemiş demektir. Onlar bilsin ki çocuklarımızın baharının güneşi yarın vereceğimiz oylarımız olacak. Her birimiz milyonlarca ışık yılından gelen birer ışın gibi geleceklerini ısıtacağız. Torunlarımızın özgürce yürüdüğü bu toprakların özünde tohumla buluşacağız. Şimdi oy vermeyen çocuklarının gözlerine utançla bakacaklar. Torunlarına bugünleri anlatırken içlerinde onlar için basit bir şey yapmamış olmanın suçluluğunu taşıyacaklar. Onlar oy vermese bile inanıyorum ki oy veren çoğunluk, kahramanı olacak gelecek nesillerin ve ülkemize en güzel baharın ardından yaşanacak en güzel yazı getirecekler.

 

 

Kol kola barış, aşk, sevgi türküleri söylediğimiz bir yaza merhaba demek için “Haydi Çocuklar Sandığa…”

 

 

Dr. Semih DİKKATLİ Twitter

 

 


Yazarın Son Yazıları:
İçimdeki çocuğun bayramı
Herkes birine zorba…
Kara Kutu… Hadi yüzleşelim…