KONYA’da 2002 yılında kalça çıkığı ameliyatında anestezi hatası nedeniyle bitkisel hayata girdiği öne sürülen, 7 yıl sonra, 9 yaşındayken ölen Sevgi Öz’ün babası Muammer Öz, kızıyla ilgili açılan ilk davanın zaman aşımından düşmesi ardından ölümüyle birlikte açılan ikinci davanın da aynı gerekçeyle düştüğünü söyledi.

 

 

 

Kızı için yaptığı hukuk mücadelesinde açılan her iki davanın da zaman aşımından dolayı düşmesine tepki gösteren baba Muammer Öz, “Davanın zaman aşımına uğrayacağını dava devam ederken basın aracılığıyla duyurdum. Adalet varsa, nerede? İlk seferinde kanunlardaki mahkemelerdeki hantal yapı yüzünden zaman aşımına uğradı. ikinci sefer aynı dava ve ölüme sebebiyetten yargılanan insanlar 8 yıl gibi bir dava sürecinden sonra yine zaman aşımı kararı çıktı” dedi.

 

 

İLK DAVA ZAMAN AŞIMINDAN DÜŞTÜ

 

 

2002 yılında 2 yaşındayken Meram Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde kalça çıkığı ameliyatına alınan Sevgi Öz iddiaya göre, yanlış anestezi sonucu bitkisel hayata girdi. Baba Muammer Öz, sorumlular hakkında hukuk mücadelesi başlattı. Konya 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde ‘Taksirle yaralamaya sebebiyet verme’ suçundan görülen ve 7 yıl süren dava sonrası anestezi uzmanı R.O. 8’de 1 kusurlu bulunarak 153 TL, anestezi teknisyeni İ.D. de 8’de 2 oranında kusurlu bulunarak 76 TL para cezası verildi.

Mahkeme hükmün açıklanmasını geri bırakıp, bu cezaları erteledi. Mahkemenin verdiği karar üzerine baba Muammer Öz, avukatları aracılığıyla dosyayı Yargıtay’a temyize gönderdi. Verilen cezayı da az bularak AİHM’e başvurdu. AİHM, babanın başvurusunu kabul etti. Yargıtay 5’inci Ceza Dairesi ise davayı zaman aşımı nedeniyle düşürdü.

 

 

AİHM DAVALAR BİTMEDİĞİ İÇİN REDDETTİ

 

Küçük kızın 2009 yılında ölümü üzerine bu kez savcılık tarafından şüpheliler hakkında 5’inci Asliye Ceza Mahkemesi’ne ‘Taksirle ölüme sebebiyet vermek’ suçundan yeniden kamu davası açıldı. Bu davanın ikinci yılında, AİHM baba Öz’ün açtığı davaya yanıt gönderdi. AİHM, Sevgi Öz ile ilgili 5’inci Asliye Ceza Mahkemesi’nde davanın halen devam ettiğini hatırlatarak, iç hukuk yollarının tükenmediği gerekçesiyle babanın açtığı davayı reddetti.

 

 

İKİNCİ DAVA DA ZAMAN AŞIMINDAN DÜŞTÜ

 

 

5’inci Asliye Ceza Mahkemesi’ne ‘Taksirle ölüme sebebiyet vermek’ suçundan açılan ve yaklaşık 5 yıl süren yargılamanın sonunda ameliyatı yapan Opr. Dr. İ.B. beraat kararı verilirken, anestezi uzmanı R.O. ve teknisyen İ.D. hakkında da 1 yıl 8 ay hapis cezası verildi. Verilen hapis cezaları 12 bin 100’er lira para cezasına çevrilerek 20 eşit taksitle ödenmesine karar verdi. Bu kez sanık avukatları dava dosyasını Yargıtay’a temyize gönderdi. Yargıtay 12’inci Dairesi yerel mahkemenin vermiş olduğu kararı bozarken 7 yıl 8 aylık zaman aşımı nedeniyle açılan kamu davasının düşmesine karar verdi.

 

 

‘KAMUOYUNUN VİCDANINA BIRAKIYORUM’

 

 

Kızı için yaptığı hukuk mücadelesinde açılan her iki davanın da zaman aşımından dolayı düşmesi üzerine tepki gösteren baba Muammer Öz, “Dava devam ederken zaman aşımı olacağını basın aracılığıyla birkaç kez duyurdum. Ama dikkate alınmadı ve sonucunda yine zaman aşımı oldu” dedi. Öz, şöyle devam etti:

“Yargı varsa adalet varsa nerede. İlk seferinde hadi kanunlardaki mahkemelerdeki hantal yapı yüzünden zaman aşımına uğradı. ikinci sefer aynı dava ve ölüme sebebiyetten yargılanan insanlar 8 yıl gibi bir dava sürecinden sonra yine zaman aşımı kararı çıktı. O günün Başbakanı şimdi Cumhurbaşkanımız hep ‘Hakkınızı arayın’ diyor. Ben hep hakkımı aradım. 15 yıl hakkımı aradım. 15 yılın sonunda geldiğimiz nokta bu. Dava sonucunda ne onlar aklandı ne biz rahatladık. Şuanda inancım kalmadı. Kimseye hakkınızı arayın diyemem. Ortada bir suç ve ihmal var. Suç var ama ceza yok. Memleketteki yargı ve adalet sistemindeki boşluklar yüzünden ben bunları yaşadım. Ben bu haberi bu boşlukların giderilmesi için yapıyorum. Bizim davamızda hukuk boşlukları yüzünden suçlular ceza almadı. Bunu kamuoyunun vicdanına bırakıyorum.”

 

 

‘AİHM’İ DÜŞÜNÜYORUM’

 

 

Davayı AİHM’e taşımak için avukatı ile görüşeceğini de ifade eden Muammer Öz, şöyle konuştu:

“15 yıldır mahkemelerle uğraşıyorum ve şevkim kırıldı. Bu bir ceza davası. AİHM ceza verdiği zaman Türkiye’de uygulanacak mı? bu konularla ilgili görüş ayrılığım var. Ama yine de gerekli görüşmeleri yaptıktan sonra AİHM’ne müracaat için sonuca bağlayacağız.”