ABD istihbarat servisi CIA ile Almanya istihbarat servisi BND’nin, aralarında Türkiye’nin de bulunduğu 100’den fazla ülkeyi, 1970-1993 yılları arasında, şifreli haberleşmelerini kırarak, ‘dinlediği’ ortaya çıktı.

 

 

İstihbarat skandalı, BND ve CIA çalışanları tarafından incelenerek hazırlanan şimdiye kadar yayınlanmamış belgelere dayanıyor.

DW Türkçe’nin haberine göre, Almanya’nın dış istihbarat kuruluşu BND ile ABD’nin dış istihbarat servisi CIA’in yıllarca ortaklaşa dinleme faaliyetleri yürüttüğü, Alman kamu televizyonu ZDF, Washington Post ve İsviçre kanalı SRF’in ortaklaşa haberiyle ortaya çıktı. BND ve CIA’in çalışanları tarafından hazırlanan belgelere dayandırılan haberde, iki istihbarat servisinin 100’den fazla ülkede kripto cihazları satan bir şirket üzerinden şifreli haberleşmeleri dinlediği belirtildi.

Haberde, BND ve CIA’in 1970-1993 yılları arasındaki operasyonlarının anlatıldığı ve şimdiye kadar yayınlanmayan yaklaşık 280 sayfa belgenin incelendiği kaydedildi.

 

 

BND ve CIA’in hükümetlere kripto cihazları ve şifreleme teknikleri satan İsviçre merkezli ‘Crypto AG’ şirketi üzerinden şifreli haberleşmelere ulaştığı belirtilen haberde, hükümetlerin bu şirketle daha sonra ilişkilerini kestiği de aktarıldı. Ancak şirkette CIA ya da BND’nin çalışanlarının olup olmadığı ve istihbarat çalışanlarının şifrelemeyi kırmak için şirketin kullandığı teknikleri manipüle edip etmediği bilinmiyor.

Belgelere göre aralarında Avrupa ülkelerinin de bulunduğu çok sayıda ülkenin diplomatik ve askeri haberleşmesinin kapsamlı olarak izlendiği tahmin ediliyor. Belgelerde dinlenen ülkeler arasında Türkiye’nin yanı sıra Portekiz, İtalya, İspanya, eski Yugoslavya ve İrlanda’nın da adı geçiyor. Ortaya çıkarılan dinleme operasyonuna CIA’in ‘Minerva’, BND’nin de ‘Rubikon’ adını verdiği belirtiliyor. Belgelerde bu operasyon, ‘İkinci Dünya Savaşı sonrası dönemde en başarılı istihbarat faaliyeti’ olarak değerlendiriliyor.

 

 

Belgelere göre manipüle edilmiş cihazların en büyük alıcısının da Suudi Arabistan ve İran olduğu anlaşılıyor. İki gizli servisin, Tahran’daki 1979 ABD Büyükelçiliği baskını dönemi dahil, İran hükümetinin gizli görüşmelerini on yıllar boyunca dinlediği de ortaya çıktı.

İki gizli servisin önceden haberdar olduğu olaylar arasında Şili Devlet Başkanı Salvador Allende’nin 1973 yılında darbe ile devrilmesi de var. Ayrıca bu iki istihbarat servisinin Arjantin’deki askeri cuntanın ağır insan hakları ihlalleri konusunda da haberdar olduğu öğrenildi.

 

 

Dünyada 120’den fazla ülkenin güvenli haberleşme için bu şirketin tekniklerini kullandığı kaydedilen haberde, ‘Die Cyrpto International Group’ adlı bir şirketin, 2018 yılında Cyrpto AG’nin isim haklarını aldığına işaret edildi ve bunun endişe verici olduğu değerlendirmesi yapıldı. Ancak konuyla ilgili görüşü alınan şirketin ise BND, CIA ve Crypto AG ile bir bağlarının olmadığını söylediği de aktarıldı.

Almanya’nın eski Başbakanlıktan Sorumlu Bakanı Bernd Schmiedbauer, gizli servislerin bu faaliyetini ZDF’e yaptığı açıklamada doğrularken BND’nin CIA ile işbirliğini 1993 yılında sonlandırdığını da söyledi. Ortaya çıkan istihbarat skandalı ile ilgili olarak İsviçre Federal Konseyi’nde bir soruşturma başlatıldı.